/i/İnanç

İnanç
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +57 -9
    Özet:araplar bizi katletti zorla müslüman olduk.din arap işidir
    ···
    1. 1.
      +14 -61
      amk zor olmuş ama iyi ki olmuş bıraksalar dı da mal gibi budist mi olaydık ineğe mi tapaydık şimdiki gördüğünüz ve g.tünüzün kenarıyla güldüğünüz şamanlar ve budistler gibi mi olaydık
      ···
      1. 1.
        +11 -3
        panpa ayıp ediyon, dünyadaki en eski tek tanrılı dinlerden biri bizdeydi, ota böcege tapma yok şu şu tanrılar yok tek tanrı vardı
        ···
      2. 2.
        +2 -3
        Arap dini ztn oruc önceden de varmıs araplarda Al-ilah kelimesi tanıdık geldimi Kabe deki en büyük putun ismi aynı zamanda
        ···
      3. 3.
        +7 -8
        AHAHAHA gibTiĞiMiN SIĞIRLARI KATLiAM YAŞAYAN TOPLUMDA TEPKi OLUŞUR AYRICA TÜRKLERiN MÜSLÜMAN OLMASINIDA iRANLI BiR HANEDAN SAĞLIYO KiMSE SiLAHLA DiN DEĞiŞTiRMEZ HELE TÜRKLER ASLA TÜRKLERiN ÜSTÜNE ORDU MU VAR O DÖNEMDE ARAPLARI BiLE DÜMDÜZ EDiYORUZ AYRICA BiR ANDA HADi MÜSLÜMAN OLALIM DiYE BiR DURUM YOK 1000 YILDAN FAZLADIR DEVAM EDEN BiR SÜREÇ BU HALA DA DEVAM EDiYO

        NOT:ÜSTTE DURSUN DiYE YAZDIM BÜYÜK HARFLERiN SEBEBiDE CAPSLOCK AÇIK KALMIŞ BiRDAHA YAZMAYA ÜŞENDiM
        ···
      4. 4.
        +1
        OKUYUN: @1 iN YAZDIKLARI KESiNLiKLE YALAN VE KEMALiST DÜŞÜNCE ÜRÜNÜ.TARiH BiLiMi OKUYORUM VE ONLARCA KiTAP OKUDUM.
        BiR KERE MANTIKLI DÜŞÜNÜN ARAPLAR BiZi KATLETMiŞ OLSALAR ONLARI NEDEN BiZ YÖNETELiM? TÜRKLER MÜSLÜMANLIĞI GÖK TANRI iNANCINA YAKIN OLDUĞU iÇiN iRANLILAR TARAFINDAN ARAP HARFLERiNi ÖĞRENEREK KABUL ETMiŞTiR. ARAPLAR VE iRANLILAR TÜRKLERDEN KORKMAKTADIR VE ÜLKELERiNiN YÖNETiMi TÜRK ŞEYHLERiNE BIRAKMIŞLARDIR. MELiKŞAH ALPARSLAN VS. KiTAP OKUMAYAN CAHiL DiNSiZ VELETLERi KANDIRMAK iÇiN UYDURULMUŞ YOK TÜRKLERE KATLiAM YAPILDI FALAN. ÜNLÜ ARAP YAZAR AMiN MAALOUF SEMERKANT iSiMLi ESERiNDE BiLE TÜRK HÜKÜMDARI TÜRK SAVAŞÇILARI YIKMAYA ÇALIŞAN iRANLILARI ARAPLARI ANLATIR. EĞER ÖYLE KATLiAM OLSA ADAM ÖNCELiKLE KENDiNi ÖVERDi. LÜTFEN CAHiL OLMAYIN UYDURMA YAZILARA iNANMAYIN!!!
        ···
      5. 5.
        0
        aynen kardeşim yalan olduğu belli hem de zaten bu katliamların hepsi emeviler döneminde oluyor ki emeviler döneminde kitleler halinde müslüman olmak diye birşey yok adam sallamış tam tarihi anlatımı aşağıdaki yanıtlarda okursunuz çuğuları da alın *
        ···
      6. 6.
        0
        Yalandır diyenlere gülüyorum sadece
        ···
      7. diğerleri 4
    2. 2.
      +14 -3
      Lan ayı Türkler bidist miydi o zamanlar
      Tengricilikten haberin yok mu la senin ayı
      Tengricilik Gök Tanrıyı tek ilah kabul eden bir dindir .
      Not : Sanki şimdi budist Türk yoktur bu ülkede ,gezegende
      ···
      1. 1.
        0
        Dünyada islamı kabul eden topluluklar içerisinden bazıları güçlü bir Budist geçmişe sahiptir: bunlar Türkler, Afganlar, Pakistanlılar, Endonezyalılar ve Malay’lardır. Şimdi Budizm’in bunların ilki arasında nasıl yayıldığına daha yakından göz atalım.

        Türkî Şahlar
        Budizm’i kabul eden en erken Türk topluluğu Türkî Şahlardı. Kuzeybatı Hindistan’da üçüncü yüzyılın ortalarından dördüncü yüzyılın başına kadar hüküm sürdüler ve daha sonra batıya yol alarak bugünkü modern Afganistan’ın merkezine, oradan da beşinci yüzyılın ortalarında Kuzey ve Orta Pakistan’a doğru yerleştiler. Hem Hinayana hem de Mahayana’nın karışımı olan bir Budizm anlayışını o coğrafyada yaşayan Kuşan ve Batı Göktürkler gibi seleflerinden miras alarak daha önceki dönemlerde kurulmuş büyük manastır külliyelerinin güçlü koruyucuları oldular. Geç VIII. ve IX. yüzyıllar boyunca, Türkî Şahlar Tibet imparatorluğu’nun vassalı ve müttefikleri haline gelerek Budizm’in Tibet’te yayılmasına katkıda bulundular.

        Doğu ve Batı Türkleri (Göktürkler)
        Budizm’i kabul eden bir diğer büyük Türk topluluğu ise Türkî topluluklara adını veren Eski Türkler’di. Doğu Göktürk imparatorluğu, Moğolistan’da VI. yüzyılın sonundan VIII. yüzyılın ortalarına dek hüküm sürdü. Kraliyet himayeleri altında bulunan Hintli, Orta Asyalı ve Çinli ustalar çoğu Budist metni Eski Türkçe’ye çevirdi. Eski Türkçe’deki bazı Budist teknik terimler ve kelimeler tüm Orta Asya’da standart kabul edilerek daha sonra Uygurlar ve Moğollar tarafından da kullanıldı. Eski Türkler kendi Budizm anlayışlarına eski geleneksel Türkî tanrılar veya “tengri”’l ere karşı gösterilen hürmet kadar diğer Orta Asya topluluklarından aşina oldukları Zerdüşt tanrılarını da kattılar. Bu eklektik yapı Uygurlar ve Moğollar tarafından da devralınarak aynen korundu. VIII. yüzyılın başlarında, Doğu Göktürk kraliyet ailesine mensup prenseslerinden biri Tibet imparatoru ile evlendiğinde kendisiyle beraber birçok Budist rahibin de Doğu Türkistan’ın güneyinde bulunan Hotan’dan Tibet’e davet edilmesine neden oldu.

        Batı Göktürk imparatorluğu da VII. yüzyılın başından VIII. yüzyılın başına dek Budizm’in büyük koruyucularından biriydi. Yöneticileri Özbekistan’da yeni manastırlar yaptırdı. Batı Göktürklerin bir kolu olan Türgiş boyu VII. yüzyıl sonları ile VIII. yüzyılın başlarında Kırgızistan ve güneydoğu Kazakistan’da Budizm’in yayılmasında önayak oldu. Türgişler Tibet’le de müttefikti.

        Sekizinci yüzyılın başlarında Kırgızistan ve Kazakistan’da bulunan Türgiş devletinin yerini Budizm’i kabul eden bir başka Doğu Göktürk boyu ve Tibet’in müttefiki olan Karluklar aldı. Karlukların bir kolu olan Karahanlılar, dokuzuncu yüzyılın ortalarında toprakları doğu Kırgızistan’d an Doğu Türkistan’ın güneybatısındaki Kaşgar bölgesine dek uzanan bir krallık kurdu. Karahanlılar neredeyse bir yüzyıldan fazla bir zaman boyunca Kaşgar Budizmi ve kendi şaman geleneklerinin karşımı olan bir inanışı sürdürdüler.

        Uygurlar
        Ancak Budizm’in Türkî topluluklar içerisindeki en ünlü biçimi Doğu Türkistanlı (Xinjiang veya Sincan) Uygurlar’da görülür. IX. yüzyılda Moğolistan’dan bugünkü Kuzeydoğu Sincan’da bulunan Turfan bölgesine göç ederek; Budizm’in bugün Özbekistan’da bulunan Soğd bölgesinden gelen tüccar toplulukları, Turfan bölgesinin Toharistanlıları ile bölgede bulunan Çinli tüccarlar tarafından sürdürülen inançlardan karma öğeler taşıyan bir formunu kabul ettiler. Bu form güneybatıda bulunan Kaşgar ve Hotan dışında bugünkü Sincan bölgesi boyunca etkili olan Karahoca Uygur krallığı sayesinde tüm bölgeye yayıldı.

        Uygurlar buna karşılık, kendi Budizm biçimleri olduğu kadar alfabe ve yönetim becerilerini de XIII. yüzyılın başlarında Cengiz Han’ın önderliğindeki Moğollara devretti. XIII. yüzyılın ikinci yarısındaysa pratiklerini değiştirip Tibet Budizmi’ni kabul ederek Moğol müttefiklerinin de kendilerini izlemesini sağladılar. Uygurlar oldukça fazla sayıda Budist metni Sanskritçe, Soğd dili, Toharca, Çince ve Tibet dilinden kendi Türkî dillerine çevirdiler ve Budist metinlerin Moğolca’ya çevrilmesinin de öncüleriydiler. Çoğu Sanskritçe teknik terimi muhafaza eden çeviri biçimleri Moğollarca da örnek alındı. Budizm, Uygurlar arasında XVII. yüzyıla dek varlığını sürdürdü.

        Uygurların diğer kolları da Budizm’i takip ediyordu. Bir tanesi, IX. yüzyılın ortalarında Moğolistan’dan Kırgızistan’ın kuzeybatısındaki Çu Nehir vadisine gelerek orada bulunan Karlukların ve onlardan önce de Türgiş Türklerinin vesayeti altında gelişen Budizm’i izleyen koldu. Bir diğeriyse Doğu Türkistan’daki Kaşgar’dan göç ederek bir yüzyıl önce bölgeye yerleşen Karahan Türkleri tarafından da kabul edilen Kaşgari Budizmi’ni benimseyen koldu. Üçüncü ve Sarı Uygurlar olarak bilinen grupsa, yine IX. yüzyılın ortalarında Moğolistan’dan o zamanlar Tibet imparatorluğu tarafından yönetilen ve bugün Çin’in Kansu eyaleti olan bölgeye yerleşen koldu. Sayıca az olsalar da, Sarı Uygurlar bugün halen Tibet Budizmi’ni takip etmeye devam etmektedirler.

        Tuva
        Budizm’i kabul eden son Türkî topluluk bugün Sibirya olarak bilinen batı Moğolistan’ın kuzeyindeki Tuva halkıydı. XVIII. yüzyıldan beri yakın ilişki içinde oldukları Moğol alt kolu ile birlikte Tibet Budizmi’ni takip etmektedirler.

        alıntıdır angiblopedik bilgidir
        Tümünü Göster
        ···
    3. 3.
      +1
      alıntıdır

      Bir çok blog ve foruma hatta "sözlük" tabir edilen sitelere geçmiş "Talkan ve Cürcan Katliamları" adı altında bir takım olayların olduğundan bahseden kopyala & yapıştır yoluyla yayılan bir yazı bulunuyor. Türklerin güya bu katliamlarla zorla Müslüman olduklarından söz edilmiş.

      En baştan şunu söylemek mümkündür ki Türklerin islâm dinine kitleler halinde girmeye başlamaları Talas Meydan Muharebesi'nden sonra olmuş, özellikle de Karahanlı döneminde Satuk Buğra Han Kara Hakan Abdülkerîm Bazir'in (921-955) Müslüman olmasıyla onunla birlikte tebâsı da Müslüman olmaya başlamış; 960 yılında ise ibnü'l Esir'in El-Kâmil fi't-Tarih'ine göre 200 bin çadırlık bir Türk topluluğu islâmiyet'e girmişti.

      "Talkan ve Cürcan Katliamları" diye bahsedilen olaylar anlatıldığı gibiyse Emevîler döneminde olmuştur fakat bu olayların Türklerin geniş kitleler halinde Müslüman olmalarıyla ilgisi yoktur. Hatta Emeviler döneminde 737 yılında Hazar Hakanı Müslüman olmuş fakat bir müddet sonra islamiyet'ten ayrılarak eski dinine dönmüştü. Emevî Hanedanı'nın yıkılıp yerine Abbasîler'in geçmesinde Horasan bölgesindeki Türklerin Abbasîlerin tarafında olmasının da etkisi olmuştur. Bundan sonra 751 yılındaki Talas Meydan Muharebesinden sonra Türkler kitleler halinde islâmiyet'e girmeye başlamışlardır.

      savaşla kimse birşeyi benimsemez panpa bu müslüman olmadan önce olan birşey oku anlarsın
      ···
    4. 4.
      0
      Panpa kopyala yapıştırla olsa atomu ben parçalardım internetten ara bulmakla olmuyor kardeşim evet savaşla insanlar birbirleri ile etkileşime girer ve etkilerler de birbirlerini ulan bu adam neymiş te niye böyle yapıyor sorusunu sorar savaşan kişi yani panpa kişiyi hem savaş hem de savaşan etkiler .
      ···
    5. 5.
      +1 -1
      10.YÜZYILDA YOK NEYMiŞ ADAMIN BiRi TÜRK BAŞINA 100 DiRHEM DEMiŞ LAN ONUNCU YÜZYILDA TÜRKLER ARAPLAR VE iRANLILARI YÖNETiYORDU NERENiZDEN UYDURUYONYZ AQ
      ···
    6. diğerleri 3
   tümünü göster