-
26.
+4ne yazikki her yaz olduğu gibi ilk ay sonrası 1 aylığına köye gidicektik.Üzülüyordum pınarsız 1 ay ne yapacaktım ben , normalde de hergun buluşmuyoruz tamam da haftada 4 veya 5 gun beraberdik banko .Geriye kalan gunler ders mers çalışır dinlenirdik. Neyse biz koye gidecegimize yakın fatma teyze akşamüstü oturmaya gelmişti bize baya üzgündü suratı asık ses tonu garipti belliydi birseylerin olduğu. Fatma teyze pinar evde yalnız cik istersen yanina demişti. Tamam olur nasıl isterseniz fatma teyze diyebilmistim.Üst kata çıkıp kapıyı çaldığımda pinar kapiyi acar acmaz geldin demek hadi iceri gel konuşmamız gerekenler var demişti. Pinarinda yüzü asık gözleri hafif ağlamaktan kızarmış gibiydi. Ayrica kapıda karsilama şekli fatma teyzeye beni çağırmasını söylediğini ortaya çıkarıyordu. Herneyse geçtik pinarin odasına , evlerinede bayramda seyranda gelirdim sadece bayram seyran olmadan evlerine girince garip oldum. Pınarda garipligimi hissetmiş olacaktı ki rahat olabilirsin kimse yok dedi ama sesi değişikti, dokunsan ağlardı yani. Dedim hemen biseymi oldu fatma teyze ve sen çok üzgün gözüküyorsunuz ? diye.ilk önce gözleri doldu ve anlatmaya başladı. Köylerinde oturan dedesi kalp krizi geçirip vefat etmiş. Ardindan anneannesinin köyde yalnız kaldığını diger akrabalardan hicbirinin sahip çıkmadığını söyledi bu nedenle tüm yazı orda gecireceklerini söyledi.Ben kendimi çok kötü hissetmiştim hem sevdiğim kızın değer verdigi dedesi ölüyor kiz kotu gunler yaşıyor ona üzülmüştüm bi yandan da geriye kalan 2 ay onu göremeyecektim. Pinari teselli etmeye çalışmıştım ertesi sabah zaten yola çıkmışlardı.Ben sadece arkalarindan el sallamıştım ve pınarın gitmeden önce kulağıma eğilip geldiğimde hersey daha farkli olcak furuza demesine takılarak gecirdim o koskoca 2 ayı.
başlık yok! burası bom boş!