+2
Kilerin kapısının önüne gelince kapıyı tuttuğu elini yavaşça çekerek gülümsedi olum içerisi garip şeylerle doluydu lan.
Işık fazla olmasa yani loş ışık olsa bu hatun beni keser derdim millet. Yalnız tam ışığın altında duruyordu. Acayip güzel görünüyordu lan. Neyse soksok sporlu kardeşlerim ardından bana;
- Girsene hadi. Dedi. Sanki evine geldik akü. Ardından "- korkuyo musun yoksa." Dedi.
+Korkmak değil ama burası küçük girmem için çıkman lazım. Dedim.
-Gel ya hu ben zayıfım sığarız, hem saba anlatırım be var ne yok merak etmiyo musun? Dedi.
Ulan ben zayıfım sığarız diyor. Lan ben de 1.75 boyunda 71 kilo adamım. Neyin havası bu hatun. Ben senin hemcinsin miyim de bana geriniyosun odun rus kılıklı karı.
Neyse bakma böyle dediğime. Hatun hakikatten güzeldi. Adımı attım içeri millet bir şey koktu akü o anda acayip bişiydi lan. Bak yine beynim titredi kokuyu hatırladım. Ulan içerde her tür bakliyatın kokusu birbirine karışmış şarküteri havalandırması gibi kokuyor. Diyorum ulan Sera senin burnun kesin estetik yoksa bu kokuyu nası almazsın lan. Hakikatten de estetik olabilirdi he.
-Çok pis kokuyor ulan. Dedim.
+Evet ama (biraz duraksayıp) aaaa ne kadar ayıp terbiyesizce ulan mı? Dedi.
-Daha da terbiyesiz olabilirim birazdan bir uzun yol otobüs şoförü gibi küfredebilirim.
+(küçük dilini görene kadar güldükten sonra) sen hep böyle her zaman her şeyle dalga mı geçiyosun. Dedi
-Sıkıldığım sevmediğim durumlarda evet.
+Ben de terbiyesizleşicem ama bak şimdi. Dedi.
-Oooo olmaz bi'hanfendi asla küfretmemli. Deyip hafifçe sırıttım sigarayı ağzıma koydum ve yaktım. Sanki züte koyucam akü gereksiz detay oldu ama içinizde zütüyle içen varsa yazsın.
+Yakıcaksın her yeri dikkatli ol. Dedi. Endişelendiğini fark ettim
-Merak etme dikkatliyim eee anlat burasının ne kadar taktan bi'yer olmadığına beni inandır. Dedim.
Yine küçük dilinin tüm ayrıntılarını görecek şekilde at gibi ağzını açtı gülerken. Bi'ton ıvır zıvırı anlattıktan sonra sigaram bitmişti. Aralık olan kapıdan balkonun marleyine attım.
Anlatırken durdu ve;
-Aaa terbiyesiz niye yere atıyosun bakiim. Dedi yüzünde hınzır tatlı bi'gülümsemeyle.
+Terbiyesizliğe çok takıntılısın eminim benden daha terbiyesiz olabilirsin. Dedim gülerek.
Önce bozulur gibi oldu. Ama cooluğumdan taviz vermiyorum hiç. Sonra güldü.
-Nası bu kadar emin olabiliyosun? Dedi. Sanırım bu aslında bi'soru değildi soksok sporlu kardeşim.
+Bilmem his işte. Dedim.
-Hep bu kadar hisli mi olursun. Dedi yarım adım daha yaklaşarak. La bu ne kadar gibindirik bi'cümle. Gözüm de bi'yandan kurumuş kabağa takılı kaldı akü gülücem zor tutuyorum.
+Bazen işte. Dedim başka ne cümle kurulur akü bu kadar saçma şeye.
-iyi o zaman bana göster. Dedi artık nerdeyse burunlarımız birbirine deyecekti. Rimelin azıcık akmış be hatun ama olsun ayrı bi gotiklik katıyordu sanki akü. Yalnız hala kurumuş büzüşmüş kabak hala görüş alanımdaydı.
Gözlerini kapattı...
Tümünü Göster