/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    +17
    Boş günümde bir kafede oturuyordum, önümde laptop, yine yazıyorum bir şeyler. Okuyan kişi deli saçması der ama benim için önemli aq, benim duygularım sonuçta. Yanımda bir gölge belirdi, irkildim başımı kaldırdım.
    Bayağı önce bahsettiğim, ipek isimli kızdı. Sınıftaki sarışın, güzel kız. Üzerinde yine kırmızı bir kazak vardı. Başını uzatıp ekrana baktı.
    “Oooo şair olduğunu bilmiyordum.”
    Hemen kapattım laptopu, utanmıştım. Teklifsizce bir sandalye çekti oturdu. Gözlerimin içine bakıyordu, hep rahatsız olmuşumdur bundan.
    “Tanışıyoruz,” dedi. “Aynı sınıftayız, belki tanımamışsındır.” Seni nasıl tanımayayım aq, o güzelliği unutmak mümkün mü. Kafamı salladım, asosyal moddaydım yine. Coolluğa yordu herhalde salaklığımı.
    “Sen hiç konuşmuyorsun, hep tek geziyorsun. Yalnız olmayı çok mu seviyorsun?”
    “Yalnız olmayı kim sevmez ki,” dedim. “Seni kullanan yok, başını ağrıtan yok, sadece huzur var.”
    Sanki komik bir şey söylemişim gibi dudaklarını büzdü huur, sinirlendim o an. Hmmm yaptı. Başını kaldırdı sonra, birine el salladı arkamdan, sonra ayağa kalktı. “Arkadaşım geldi. Bir ara yine sohbet edelim şair çocuk.”
    Bu kadar güzel bir kız niye gelip masama oturmuştu ki aq. Dalga geçmek içindi herhalde, bu huurlar ego tatminini sever. Kendimi çok eziyordum, dış görünüşüm iyi olsa da ve eskiden istediğim kızla hiç zorlanmadan çıkabiliyor olsam da Kaan’ın ölümünden sonra evde geçirdiğim 1 yıl kendime olan tüm saygımı alıp zütürmüştü. Kıza küfür ederek açtım tekrar laptopu. Beni beğenmesine ihtiyaç duyduğum tek kız Yağmur’du zaten.

    ipek bana takmıştı, anlamıyordum aq. Peşinde dolanan o kadar Berkecan, Meriç tipli binler varken neden gelip rahatsız ediyordu beni. Dalga geçiyor gibi de değildi, benimle vakit geçirmekten keyif alıyordu. Bir gün birlikte bara gittik, sadece ikimiz. Altında mini etek vardı, çıplak bacaklarını sarıyor, yine kırmızı bluz, neydi ki bu kırmızı takıntısı. gibimsonik bir müzik, sulu bira ve baş ağrıtan ışıklar, barları hiç sevmem aslında. Çok çabuk sarhoş oluyordu, bir kız için tehlikeli bir şey. Bıdı bıdı konuşmaya başladı, eski sevgililerini anlatıyor, babasını anlatıyor, o ortamda nasıl sohbet edersin ki aq. En sonunda bağırarak “bize gidelim” dedi, tamam dedim, çıktık.
    ···
   tümünü göster