-
26.
+17Ankara tuhaftı, istanbul’dan sonra çok küçük ve kısıtlı geliyordu ama sevmiştim burayı. Yeni insanlar, yeni bir okul, belki yeni bir hayat. Yurda yerleştim tabii ki, ilk senede eve çıkmak da ne mk nerde para. Benim gibi asosyal bir tip için korkutucu bir deneyimdi, o kadar insan. Ama güzeldi lan. Pencereden karşı apartmandaki kızları kesip çekirdek çitlemek bile çok güzeldi. Genel olarak gibko bir ortam olsa da unutmam o günleri. Tekrar gülmeye başlamıştım, papaz gibi olmuş saçlarımı kestirdim, dış görünüşüme tekrar dikkat etmeye başladım, insan oldum yani tekrar. Ama o acı hep oradaydı beyler. Hiç dinmedi. Çok sevdiğiniz birinin sizin yüzünüzden öldüğünü bilmek yenilip yutulacak şey değil.Tümünü Göster
Üniversitenin ilk günü ben de sınıfı bulamadım, tarif istediğim rasta saçlı huur çocukları benimle de dalga geçti, üniye başlayacak olan varsa korkmayın beyler. Zamanla evinizin adresi gibi öğrenirsiniz her yeri. Geçtim oturdum, herkes önüne eğilmiş, birkaç kişi gruplaşmış şimdiden. Ben bu kafayla arkadaş falan bulamam mk. Seçtiğim bölüm sebebiyle bir sürü kız vardı. Uzun sarı saçlı, afet gibi bir kız vardı, ilk gördüğüm zamanı hiç unutamam. Adını sonradan öğreneceğim kız. ipek. Teni bembeyaz, kırmızı bir kazağı var. Hep kırmızı giyerdi zaten. Kafasını kaldırdı, gözgöze geldik ve ben davar gibi gözlerimi kaçırdım. 1 yıldır evden, hatta odamdan çıkmadığı için sosyalleşmeyi unutmuşum. Tekrar kaçamak bakış attım salak liseli oğlanlar gibi, yanındaki kızla konuşmaya devam ediyordu. Belki bana bakmamıştı bile.
Gün gün anlatılacak bir şey yaşanmadı beyler. Bahçelievler’de bir kafede part time işe girdim, anneme yük olmak ağırıma gidiyordu. Kadın zaten benim için elinden gelen her şeyi yaptı. Elime bana yetecek kadar para geçiyordu, az harcıyordum, dışarı çıktığım pek yoktu. Olan paramı da kitaplara veriyordum, kitap okuyun beyler. Okuduğunuz erotik roman bile olsa okuyun. O kadar çok şeyi değiştiriyor ki. Yakın diyebileceğim bir arkadaşım oldu, Hakan. ilk senenin ortasında yurttan çıktık, aynı eve taşındık. Bildiğiniz binti ama seviyordum herifi, kafa adamdı. Zehir gibi kafa vardı, çok güzel konuşurdu, ama aklı fikri gibişteydi aq. ilik gibi sevgilisi vardı, o yine de gider bardan kız bulurdu kendine. Zamanla ben de ona uydum, ilk ciks deneyimim de üni 1. Sınıfta oldu, barda tanıştığım, yüzünü bile hatırlamadığım kaşarın tekiyle işte. ilk sefer her zaman rezalet olur derlerdi, gerçekten öyle oldu. Bitince “bu muydu aq” dedim. Zamanla rayına oturuyor işte.
Okul, iş, geceleri Hakan’la bara akmalar falan derken içimi saran o derin acıdan yavaş yavaş uzaklaşıyordum. Kapanmayan yara gibi oradaydı ama onunla yaşamayı öğreniyorsunuz. Alışılmayacak acı yoktur. Neyse, şimdi hayatımın ikinci kırılma noktasına geçiyorum.
başlık yok! burası bom boş!