-
1851.
+8burdayım ve tekrar yazıyorum..Tümünü Göster
burda söylemiştim belki ailemle son gecem olacak veya daha çok birlikte olacığım günler olabilir diye.. son gecem olmadı çünkü bundan bir önceki enterydimde yazmıştım pasaport işleri vs. bir kaç hafta daha burlardayım, belki sözlüğe girebilirim bilmiyorum ama yine de şimdilik evimdeyim..
gece sözlükten çıktıkdan sonra sonkez sarılıyormuş gibi duygu'ya sarıldım öptüm kokladım.. sanki bir daha hiç göremeyecekmiş gibi..
yatağa girene kadar sürekli yanında oturdum sadece onun masumluğunu izledim.. hiç bir şeyden haberi yok oda beni izledi.. saat ilerliyor yine beni uyku tutmuyor, bir sağa dönüyorum bir sola dönüyorum yarın babam gelecek kimsenin haberi yok.. ne diye anlatacam duygu'ya annemlere ne diye cevap verecem bunu düşünüyorum.. iş yüzünden şehirden ayrılacığımı söylemiştim fakat babamın durumunu ne diyecem bilmiyorum sadece yatakda dönüp duruyorum.. hal böyle olunca uykumda gelmek bilmiyor, yatakdan kalkıp sabaha kadar oturdum.. bir elimde sigara bir elimde alkol içiyorum ama neye içtiğimi bilmiyorum sadece içiyorum.. (bu sefer efkar basmadı sadece öyle içtim)
aklımdan bir türlü çıkmayan hemsterim ben aylarca orada napacam onsuz, hiç bilmiyorum tek tesellim iyileşip sağ sağlim geri dönmek..
sabaha kadar nerden baksanız sebepsizce 2pakete yakın sigarayı bitirdim, şafağa doğru duygu yanıma geldi, al acele elimdeki bardağı koltuğun arkasına fırlataverdim(içtiğimi görmemesi için)
bu saatde hala oturuyormusun dedi, bende hayır yeni uyandım duş alıp yatacam şimdi dedim.. yanıma gelip beni öpmesiyle bir sen birşeylermi içiyordun diye sordu.. bende yine yalan söyleyerek hayır birtanem dedim..(ne kadar yalan söylesemde belli oluyordu)
yalan söylediğimi anladı ama yinede gülerek tamam sana inanıyorum hadi geç kalma yat yarın işe gideceksin diyerek gitti.. aslında işe filan gitmeyecem idari izin alıp babamı hava alanından alacaktım..
duygu yatmaya gittikden hemen sonra koltuğun arkasına baktığımda derin bir oh çektim, neyse ki bardak minderin üstüne gelmiş.. sadece dökülmüş ama kırılmamış, kırılsa kesin ufakta olsa bir tatsızlık yaşanırdı(tekrar içtiğim için)..
minderi aldığım gibi banyayo gidip suya tuttum ne faydaysa işe yaramadı, gittim balkona atıverdim.. geçmek bilmeyen sınırlı bir süre ile sabahı yapmıştım..
bu sefer farklılık olsun diye duygu kalkmadan kahvaltıyı ben hazırladım ve ben kaldırdım(eski enterylerimi okuyanlar bilir kahvaltıyı herzaman duygu hazırlardı)
kahvaltı ettikden sonra birlikte evden çıkıp, yollarımızı ayırdık.. duygu hastaneye ben babamı beklemek üzere hava alanına geçtim.. saat henüz erkendi ama ben yinede erken gittim, babamı beklerken sanırım uyuya kalmış olmayalım ki bir adamın dürtmesiyle uyandım hadi oğlum uyan diyerek.. uyku sersemiyim geceden beri hiç uyumadım baktım siması filan baya tanıdık geliyor gibi..
hafif kendime geldiğimde ilk başlarda pek inanamadım; sanki babam ama başka biri gibiydi, seneler sonra tekrar gördüğümde onun biraz daha çökmesini beklerken sanki daha da gençleşmişti.. ben ise babama göre daha çok yaşlanmış gibi duruyordum..
babama her nekadar içimden kızsamda bir an kendimi tutamayıp gözlerim dolu bir şekilde babama sarıldım yıllar sonra.. değişik bir duygu'ydu..
beni alıp yola koyulduk, yolda yürerken havadan sudan konuşuyoruz ben merak ederek beni nasıl bulduğunu sorduğumda gülerek; telefonu çalıpta duymayan bir sen vardın sanırım dedi..(gerçekten nasıl bulduğunu bilmiyorum)
daha sonra muhabbet benim hastalığıma döndü, bana hafif bir şekilde kızgın yüzle bakarak neden daha önce olan biteni anlatmadığımı soruyordu.. ben ise o anki kafayla hiç birşeyi umursamıyor dinlemiyordum bile..
sonra uzun süre bir sessizlik olduktan sonra sen beni dinlemiyormusun? dedi.. bende hayır baba tabii ki dinliyorum dedim.. (yine yalan söyledim)
sonra boşver deyip yine havadan sudan bahsetmeye başladık, konu bu sefer duygu'yla benim ilişkime geldi;
+babam
-ben
+en son bir kız arkadaşın vardı kusura bakma seni de kız arkadaşına ihmal ettim durumu noldu?
-iyi baba iyi..
+oğlum bak gerçekten çok üzgünüm..
-baba mühim değil şimdi daha iyi..
böyle bir süre konuştukdan sonra;
+ee şimdi hayatında kim var bakalım?
-baba ben evlendim..
+hadi ama şaka yapma
-gerçekten baba evlendim, duygu'yla beraberiz..
+benim niye bunlardan haberim yok?(yüzü düşük bir şekilde)
-baba gerçekten ozamanlar sana çok kızgındım bu sebeple haber vermedim.. özür dilerim..
+olsun oğlum kızgın olmakta haklısın ben yine size haksızlık yapıp kendimi düşündüm.. ama birdaha ne sana nede ablana ulaşabildim..
-ablamı ben tehbiledim ozamanlar onun bir günahı yok..
neyse babamla sohbete daldık ama hala duygu'ya nediyeciğimi bilmiyordum.. havalimanın çevresinden baya bir uzaklaştıkdan sonra kara kara napacığımı düşünüyorum.. ilk önce aklıma duygu'nun babamı görmemesi için otele yerleştirmek geldi ama olmazdı ayıp olurdu zaten babam o cümleyi kurduktan sonra başımdan aşağıya kaynar sular döküldü resmen; sen pasaport işlemlerini halettinmi çıkışın için? hayır baba haberim yoktu dedim.. onları halletmemiz gerek olduğunu söyledi(bu sefer kesin sıçtım napacam günlerce evde) duygu'yda iş yüzünden gideciğimi söyledim.. herşey yine bomtak olmuştu..
babam zaten olayı çat pat biliyordu ona danışmak aklıma geldi, ama oda kararsızdı..
yine kara kara düşünerek bizim eve vardık yukarı çıktık.. bir kaç saat oturup birşeylerden konuşuyorduk ki; dış kapının açılma sesi geldi.. ben ayağa kalkarak hoş geldin hayatım dememe kalmadan ne göreyim mk ablam annem bize gelmiş..(lan olum niye işler bukadar taka sarıyor anlamıyorum ki..) ablam baba deyip donup kaldı.. annemde donup kaldı..
durumu izah etmeye çalışırken ablam elindekileri bırakıp babamın yanına koşarak sarıldı, annemde bana bön bön bakıyordu..
+ben
-annem
+siz niye bukadar erken geldiniz çalışımıyormusunuz siz
-duygu söyledi şehir dışına çıkacakmışsın bir gelip görelim akşam beraber vakit geçirelim istedim.. dedi..(kendimemi kızayayım yoksa duygu'yamı? ama ona kızamazdım birşeyden haberi yoktu)
+ee ablamın senin işi gücü yokmu niye bukadar erken geldiniz onu soruyorum, dedim..(sanki evden kovarmış gibi)
-oğlum izin aldık işte..
annem sonra babama dönüp, hoş geldin dedi.. babamda hoş bulduk dedi.. (belki yıllar sonra ikisi birbirine cevap vermişti..)
daha babamın niye geldiğini bile söyleyemeden; baba gel annemler birşeyler hazırlasın bende seni şehri gezdireyim biraz dedim.. babam tamam oğlum çıkalım dedikten sonra direk annemlerle vedalaşarak dışarı çıktık..
yolda babam ablanlar gelecekmiydi? diye sorunca benimde haberim yoktu şuan sen ne biliyorsan bende onu biliyorum işte dedim.. daha sonra duygu'yu arıyarak;
+ben
-ablam
+hayatım ablamlar bizemi gelecekti?
-evet aşkım
+peki canım niye daha önceden haber vermedin?
-aşkım süpriz yapmak istedim.. kızdınmı yoksa
+yok aşkım niye kızayım ki, düşünmen yeter.. dedikten sonra kapattım.
yolda hala kara kara düşünüyor bu akşam neler olacığını merak ediyordum..
beyler burda kesiyorum kusura bakmayın, babam bizde gelince devam edecem..
bu arada bu yazdıklarım dün başımdan geçenler.. herşey 2-3 gün öncesine dediğim gibi gitmedi çünkü bazı değişikler olmak zorunda oldu.. -
-
1.
+4ya panpam keşke ailene haber versen bak en büyük destekçinin olan duygu yengemize yalan söylemezdin sen be noldu böyle yıllar geçtikçe. bide şu sigarayla alkolü bırak allah için diyorum yararı olan bişi yok bırak. bak ailene yengemize söyle yalvarıcam artık sana bu konuda duygu yengemiz en büyük destekçin olcak o senden saklarken iyi mi olmuştu? hayır bak yalvarcak hale geldim senin için lütfen diyorum allah için diyorum ailene söyle bak daha mutlu olcaksın Avrupa gidince yengenin özlemi seni dahada üzer zararına olur. allah için diyorum bak son kez .
-
2.
0ben de dedim ama boş ya bu arada seni yeniden burda görmek güzel thoughtfulyouthmentality panpa valla özledim 2 günde... gelmeyeceğeni bile bile bakıyordum görünce çok sevindim
-
1.
başlık yok! burası bom boş!