+7
Saat 10:00 Evim
Bu amk buzdolabıda tam takır kuru bakır. Yemeye birşey bulamadığım gibi bir garip garip sesler çıkartıyor. Ulan ne güzel babaevindeyken validenin yemeklerini yerdik. Yapıcağım artistliği gibim.Tam ben malmal buzdolabını ararken telefonum çalmaya başladı. Arayan haşimdi. Dedesinin fenalaştığını ve beni sayıkladığını onu görmeye gitmessem başıma gelecek olan azabı sürekli tekrarlıyormuş uykusunda. Tamam kardeşim dedim. Atladım bir taksiye hocanın evine doğru gidiyorum yolda cebimdeki yeni ses kayıt cihazı çalışmaya başladı.BAK BANA NE YAPTIRDIN! diyordu küçük bir kız.Bu 300 deki 2. kayıt cihazıydı. Eğer kurtulmak istiyorsan fedakarlıkta bulunmasın.Çok yakında bir yol ayrımına giriceksin doğru yolu seçersen kurtulursun. Yanlış yolu seçersen işlediğin cinayetlerin sayısı artar kendinin son kurbanıda sen olursun.Ben hayatımda karıncayı bile incitmemişim adamım ne cinayeti.Bu fatih niye açmıyor bugün telefonunu allah allah. Neyse bunları düşünürken haşimin dedesinin evine geldim.Eve tam giricekken telefonuma ikinci bir mesaj geldi. Mesajı atan haşimdi Kanka sakın oraya girme arkanı dön ve kaç.Tam bu mesajı gördüm geri dönücem derken hocanın kapısı kapıyı açtı.Sen mi geldin hoca ne zamandır seni soruyordu gel içeri deyince geri dönemedim. içeri girdiğimde hocayı sedirde otururken buldum. Beni çağırdı. Yanındamı dedi.Ne yanımdamı diye sormadan sol cebimi işaret etti.Ses kayıt cihazı soruyordu yanımda diyebildim. Kaydı oynatmamı istedi. Kayıt bomboştu. Hoca hüzünlü bir ifadeyle bak olum o seninle böyle haberleşiyor.Kim diyebildim fısıldayarak. işte o seni hapseden varlık. Küçük kız... Evlat sen onu zamanın bir yerinde öldürmüşsün. Senin ondan farkın yok ikinizde aslında yaşamıyorsunuz şuan. Bunu sana açıklamak için çok erken.Ama senin yaşama dönme ihtimalin o senden bunu almak istiyor. Etrafıma baktığımda duvarlardaki aynada hocanın gözlerini gördüm hissiz beyaz yuvarlaklardı...