/i/Tespit

  1. 1.
    0
    istediğimiz yalnızca, işçinin sırf sermayeyi artırmak için yaşadığı, sırf egemen sınıfın
    çıkarının gerektirdiği kadar yaşadığı mülkiyetin bu rezil karakterini ortadan kaldırmak.
    Burjuva toplumunda canlı emek, yalnızca birikmiş emeği artırmanın bir aracıdır. Komünist
    toplumda ise birikmiş emeği, yalnızca işçilerin yaşam sürecini genişletmek, zenginleştirmek,
    geliştirmek için bir araçtır.
    Demek ki burjuva toplumda geçmiş bugüne hükmediyor, komünist toplumdaysa bugün,
    geçmişe hükmediyor. Burjuva toplumda çalışan birey özerk değilken, kişisel değilken,
    sermaye özerk ve kişiseldir.
    işte bu koşulların ortadan kaldırılmasına burjuvazi, kişiselliğin ve özgürlüğün ortadan
    kaldırılması diyor! Haklı da. Yalnız, burjuva kişiselliğinin, burjuva özerkliğinin, burjuva
    özgürlüğünün kaldırılması söz konusu tabii.
    Şimdiki burjuva üretim ilişkileri içinde özgürlük deyince, özgür ticaret, özgür alış satış
    anlaşılmakta.
    Ama bezirgânlık düştü mü, özgür bezirgânlık da düşer. Bizim burjuvazinin başka özgürlük
    çığırtkanlıkları gibi özgür bezirgânlık deyişleri de ancak bağımlı bezirgânlığa, ortaçağın
    köleleştirilmiş yurttaşına karşı bir anlam ifade eder, yoksa komünizmin, bezirgânlığı ve
    burjuva üretim ilişkilerini ortadan kaldırması karşısında, burjuvazinin kendisini ortadan
    kaldırması karşısında, anlamı kalmaz.
    Özel mülkiyeti ortadan kaldırmak istiyoruz diye dehşete düşüyorsunuz. Oysa sizin mevcut
    toplumunuzda nüfusun onda dokuzunun özel mülkiyeti ortadan kaldırılmış durumda; özel
    mülkiyetiniz ancak onda dokuzun buna sahip olmaması sayesinde ayakta duruyor. Demek ki
    bizi suçlamanızın nedeni, toplumun ezici çoğunluğunun mülksüz olmasını zorunlu koşul
    koyan bir mülkiyeti ortadan kaldırmak istememiz.
    Tek kelimeyle bizi, sizin mülkiyetinizi ortadan kaldırmak istemekle suçluyorsunuz. Doğrusu,
    istediğimiz de bu.
    Emek, sermayeye, paraya, toprak rantına, kısacası tekelleştirilebilir bir toplumsal güce
    dönüştürülemediği andan itibaren, yani kişisel mülkiyet burjuva mülkiyetine geçirilemediği
    andan itibaren, bireyin ortadan kaldırıldığını ilan ediyorsunuz.
    Birey deyince burjuvadan başka birini, burjuva mülk sahibinden başka birini düşünmediğinizi
    itiraf ediyorsunuz demek ki. işte o birey kalmamalı doğrusu.
    Komünizm, kimsenin toplumsal ürünleri mülk edinme gücünü elinden almıyor, yalnızca o
    mülkiyet yoluyla başkasının emeğini boyunduruğa sokma gücünü alıyor.
    Özel mülkiyetin ortadan kaldırılmasıyla tüm faaliyetin duracağı, genel bir tembelliğin ortalığı
    kaplayacağı ileri sürüldü.
    Buna göre burjuva toplumu çoktan atalet yüzünden çökmüş olmalıydı; çünkü o toplumda
    kimler çalışıyorsa, mülk edinemiyor, kimler mülk sahibiyse, çalışmıyor. Tüm bu kaygı,
    sermaye olmadığı anda ücretli emek de olmaz, totolojisine varır.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster