0
part 20
hiç telaşa vermedim. gayet rahat davranıyordum ama içimde yakalanma korkusuyla fırtınalar kopuyordu. temizlikçiler iki kişiydi. ön bölüme temizlik malzemelerini yığdılar. ben de ön taraftaki masanın üstündeki birkaç işle meşgulmüşüm gibi bir izlenim veriyordum onlara. kafamda planı yaptım. temizlikçiler dışarı çıkar çıkmaz kızı postalayacaktım. ama temizlikçiler hiç çıkmaz ve arka bölüme geçerlerse işte o zaman sıçmıştım. o durum kötü senaryoydu ve o senaryoyu da kafamda çizdim. kıza hemen mesaj attım. "bilgisayarın başına geç ve çalışıyormuş gibi otur. ama hiç ses çıkarma. orda olduğunu hissettirme, çok sessiz ol. yanına gelirlerse istifini bozma, sorarlarsa biraz işim kaldı onları yapıyorum de". kız tamam dedi. ben de içimden temizlikçilerin arka bölüme geçmemeleri için dua etmeye başladım.
viledayı da getirdikten sonra temizlikçilerden biri bulunduğumuz yerden ayrıldı. artık tek kişi kalmıştı. o ise köşe tarafı siliyordu. gözüm ondaydı. o da gitsin diye dua ediyordum. 15 dakika kadar sonra adam dışarı çıktı. artık neden çıktığını bilmiyorum. hemen gelir mi diye ben de arkadasından çıktım gözetledim. yandaki bizim departmana doğru yürüyordu. tam sırası dedim. hemen arka bölüme geçip kıza kaybolmasını söyledim. "aşkım hemen hadi çık sen, gittiler. geri gelmeden çık sen git. kimseye gözükmemeye çalış." kız çantasını alır almaz koşar adım dışarı çıktı. ben de peşinden baktım kimse fark edecek mi diye. kimse fark etmedi. kız sorunsuz bir şekilde şirketten çıktı. ben de tekrar yerime geçtim. temizlikçi tekrar geldi. kaldığı yerden devam etmeye başladı. her ihtimale karşı 20 dakika kadar daha orada kaldım. temizlikçi arka tarafa da girdi. demekki kız burda kalsa gibi tutacaktık diye içimden geçirdim. büyük tehlike atlatmıştım. kızı orada görse kesin ve kesin neler döndüğüne dair fikri oluşacaktı. en iyi ihtimalle şirkette adımız çıkacaktı. çalıştığım yeri bilseniz bunun ne kadar ciddi bişey olduğunu anlardınız.