+12
-1
part 48
Karnıma kadar indi elleri. Benim dalga Berlin duvarını yıkacak güçte ve sertlikteydi şuan. Eli oraya kadar inmedi. Ben hamur gibi yorulmuştum. Bana 5 kişi masaj yapsa bu kadar rahatlamazdim.
Sibel: aç gözlerini bebeğim.
Gözlerimi açtım. Gülüyordu gözleri bana bakıp. Bende tebessüm ettim. Fena tahrik olmuştum. Nefeslerimiz sıklığını yitirdi biraz. Başını göğsüme dayadı.
- neler biliyorsun?
Sibel: unutmak istiyorum herşeyi. Yanliz uzun zamandir beklediğim seni bilmek, hatırlamak istiyorum.
- bu kadar önemli mi bu Sibel?
Sibel: evet Manco. daha fazla hatta.
Başını hic çekmedi oradan. Kalkıp sigara icesim vardı, kıyamadım. Uyuya kaldi göğsümde öylece. Bir rüyayı canlandırır gibi. Beni bir rüyada yaşatır gibi.
Sabah uyandığımda baktım Sibel yatakta yok. Korktum biraz. Alel acele ciktim odadan. Mutfağa gitmiştir belki dedim. Saat öğlene geliyordu gerçi. Mutfağın kapısına geldim. Kader abla ile Sibel yemek masasında oturuyorlardı.