+11
part 4
Dışarı çıktığımızda gözlerimle müsait bir yer aradım. Esra demin tuttuğum kolunu ovuşturuyordu. Çok sıkmıştım galiba. Bir gerginlik vardı üzerimde. Esrada baya gergindi farkettim.
+gel şöyle geçelim.
Gösterdiğim yere doğru yürüdük. ikimizde de çıt dahi yok yürürken. Okulun bahçesi; bir ağaç altı, az biraz gölgelik, Esra, ben. Anlatacaklarım ya da Söyleyeceklerim beynimi kemirmekte. Karşısında durdum Esra'nın. Gözlerinin içine bakıyordum gözlerimi ayırmadan. Esra o kıvırcık ve beline kadar uzanan saçlarıyla bir çocuk masumluğunda karşımdaydı. Gözlerini kaçırıyordu sürekli. Söze girdi :
Esra: beni buraya niye getirdin manco
+ konuşmak istediğim şeyler var.
Esra: her zamanki şeylerse gibtir et, kalsın.
+ bu sefer daha ciddi Esra.
Esra: manco gerek yok. yorma kendini
+ kaç sene oldu biliyorsun. Gözlerimi burada seninle açtım ben. Göğsümün köşesine bir sen yazıldın. Ve söküp atamadım. Kolay değildi zaten. Sen mutlu kalabilesin diye hep uzak kalmaya çalıştım ben. Ama sırası değil artık uzak kalmanın, zamanı da değil.
Esra: mutlu kalamadım ki hiç.
+ Esra ben seni...
Esra: manco Sibel seni seviyo..