bir yandan zorlanıyordum. elimde deynek vardı ama ynede zor oluyordu onlarla yürümek. ortalıkta gezinen fazla kişi yoktu sadece birkaç takım elbiseli adam duruyordu sağda solda. dışarıya baktığımda fikrimde yanılmamıstım kapının önünde 57 plaka bir araç duruyordu. sinopta olduğumu daha sonra farkettim.ama adam zarar vermeyeceğiz dediği için içim rahattı zütüreceklerdi beni.4 gün daha misafir ettiler beni yanlarında bu arada babam yurtdışından gelmiş. benimde ayağım artık iyiceydi. evin içinde bana fazla karısan yoktu bende tatil gibi düşünüp 4 gün daha geçirmiştim evde. artık gitme zamanı geldiğimde adem amca geldi haydi hazırlan bakalım evlat gidiyorsun.bir heyecanla kalktım yerimden ayagım biraz acıdı ama gibimde değildi… bana 5 dk sonra yapacagı kıyak adamı gözümde iyi biri haline getirecekti.

-ehliyetin var mı bakalım dedi
-var
-o zaman al su anahtarları kapıdaki araba hediyem sana.
-teşekkür ederim dedim ama kapıdaki araba ne diye meraktan cıldırmak üzereydim
-ayağın nasıl sürebilecek misin?

sol ayağımdan vurulmustum ve debriyajı kullanmakta zorlanmam diye evet iyiym dedim.

-iyi bakalım dedi ve cebime 200 lira para koydu yolda birşey olursa diye.

tekrar teşekkür ettikten sonra yola çıktım. sanki misafirliğe gelmiş gibi geri gidiyordum. filmlerde gördüğüm seyler gibiydi aynı amk bir yandan hayretler içindeym.bu arada ekim ayının ortalarına gelmek üzereydik.