kardeşim ilk önce sana teşekkür ederim. böyle arkadaşlar çok nadir bulunuyo bu kadar ilgili Allah razı olsun ayetler için fakat ayetlerin başını ve sonunu da incelersek veya önceki sonraki ayetleri yanlış ithamlardan kaçınmış oluruz ve anlatılanı da daha doğru anlarız.
öncelikle şunu belirteyim ben bir tefsir alimi değilim. o yüzden anlam manasında tefsirlerden de yararlanıcam buraya alıntı yaparken. ayrıca elimdeki mealler hem diyanetin hem de feyzül furkanın mealleri bilerek iki kaynaktan alıntı yaptım. seninki biraz bana garip geldi çünkü farklı mealler ortaya çıkıyo genel manada eşit gibi olsalarda. bi kaç kaynak takip etmeni öneririm bu yüzden

Bismillahirrahmanirrahim
• 7/2,3
" Bu, sana, kendisiyle (insanları) uyarman için ve mü'minlere öğüt olarak indirilmiş bir kitaptır. Artık ondan dolayı göğsünde bir sıkıntı olmasın. Rabbinizden size indirilene uyun. Onu bırakıp başka dostlara uymayın. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz!"
burada Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellemden ve onun tebliğ yolunu Kuran ile çizmesi ve kaynak olarak bunu kullanması için gönderilen bir kitap olduğundan bahsetmiş. ve Kurandan kesinlikle ayrınılmaması gerektiğini söylemiş. Peygamber Efendimizin sallallahu aleyhi vesellem tebliği nasıl olmmuştur? yalnızca Kuran okuyarak mı? hayır bil fiil ayetle tasdiklenmiştir ki
• 2/151
"Nitekim kendi aranızdan, size âyetlerimizi okuyan, sizi her kötülükten arındıran, size kitap ve hikmeti öğreten, ayrıca bilmediklerinizi de öğreten bir peygamber gönderdik."
burada sadece ayetleri okumaktan bahsetmiyor. peki nedir mevzu? sen şunu mu demek istiyosun? Peygamber Efendimizin sallallahu aleyhi vesellem bütün sünnetleri ve söyledikleri sadece kendi döneminde kalmıştır. yanlış demiş olursun kardeşim çünkü Resulullah sallallahu aleyhi vesellem hilafet sancağını ve islamın devamı görevini kendi bizzat tayin etmiştir. ve emin ol ki Allah ın Resulu kendini görmeden iman edenleri düşünecek kadar ve bu yolda ümmeti için her şeyi hazırlayacak kadar hem düşünceli hem de yetenekli bi insandı. o yüzden çevresinde bulunan insanları da boş insanlar seçmemiş ve sahih bir hadiste şunu demiştir:
“Ashabım gökteki yıldızlar gibidir; hangisine uyarsanız hidayet bulursunuz”
peki yazdığın bu ayete bile geniş kapsamlı bir şekilde baktığımızda çıkaracağımız sonuç nedir?
1-Tebliğ Kuran üzerinedir. Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem Kurandan ayrı düşünülemez.
2-Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem ümmetini sever ve daima gözetip kollar. Alemlere rahmettir ve rahmeti zaman gözetmeyeceği için her dönem için yaptıları ve sözleri geçerli ve önemlidir
3-Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem zeki biridir ve etrafında ashabım dediği insanlar öyle boş insanlar değildir ki hepsi için hidayete ulaştıracağını bizzat kendi söylemiştir.
4-peki ashaba tutunmanın yolu nedir? ashabın uzantılarıdır günümüze kadar gelen. hak yollar yani tarikatler. eğer bu tarz silsileleri kabul etmezseniz Peygamber Efendimizin sallallahu aleyhi vesellem tüm sünnetlerini ve sözlerini yok saymış olursunuz ki Peygamber e itaatle ilgili neredeyse bütün ayetlerle çelişir.
"3. Sure (Âl-i imrân Suresi), 32. Ayet
De ki: "Allah'a ve Peygamber'e itaat edin." Eğer yüz çevirirlerse şüphe yok ki Allah kafirleri sevmez.
3. Sure (Âl-i imrân Suresi), 50. Ayet
"Benden önce gelen Tevrat'ı doğrulayıcı olarak ve size haram kılınan bazı şeyleri helâl kılmak için gönderildim ve Rabbiniz tarafından size bir mucize de getirdim. Artık Allah'a karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin."
3. Sure (Âl-i imrân Suresi), 51. Ayet
"Şüphesiz Allah, benim de Rabbim, sizin de Rabbinizdir. Öyleyse ona ibadet edin. işte bu, doğru yoldur."
3. Sure (Âl-i imrân Suresi), 132. Ayet
Allah'a ve Peygambere itaat edin ki size merhamet edilsin.
4. Sure (Nisâ Suresi), 13. Ayet
işte bu (hükümler) Allah'ın koyduğu sınırlarıdır. Kim Allah'a ve Peygamberine itaat ederse, Allah onu, içinden ırmaklar akan, içinde ebedi kalacakları cennetlere sokar. işte bu büyük başarıdır.
4. Sure (Nisâ Suresi), 59. Ayet
Ey iman edenler! Allah'a itaat edin. Peygamber'e itaat edin ve sizden olan ulu'l-emre (idarecilere) de. Herhangi bir hususta anlaşmazlığa düştüğünüz takdirde, Allah'a ve ahiret gününe gerçekten inanıyorsanız, onu Allah ve Resûlüne arz edin. Bu, daha iyidir, sonuç bakımından da daha güzeldir.
4. Sure (Nisâ Suresi), 69. Ayet
Kim Allah'a ve Peygambere itaat ederse, işte onlar, Allah'ın kendilerine nimet verdiği peygamberlerle, sıddıklarla, şehidlerle ve iyi kimselerle birliktedirler. Bunlar ne güzel arkadaştır.
4. Sure (Nisâ Suresi), 80. Ayet
Kim peygambere itaat ederse, Allah'a itaat etmiş olur. Kim yüz çevirirse (bilsin ki) biz seni onlara bekçi göndermedik.
5. Sure (Mâide Suresi), 92. Ayet
Öyleyse Allah'a itaat edin, peygambere itaat edin ve Allah'a karşı gelmekten sakının. Şayet yüz çevirirseniz bilmiş olun ki elçimize düşen sadece apaçık tebliğdir.
8. Sure (Enfâl Suresi), 1. Ayet
(Ey muhafazid!) Sana ganimetler hakkında soruyorlar. De ki: "Ganimetler Allah'a ve Resûlüne aittir. O halde, eğer mü'minler iseniz Allah'a karşı gelmekten sakının, aranızı düzeltin, Allah ve Rasûlüne itaat edin.""
eğer tartışmak istersen diğer ayetlerle ilgili de tartışabiliriz umarım faydalı bi bilgi olmuştur.
entry ve ilgin için tekrar teşekkür ederim kardeşim