-
501.
+7 -1#Tümünü Göster
-her şeyi anlattı bana. dedim
-kim anlattı. dedi
-kendisi anlatı murat. dedim
murat anlam veremediğim çok derin bir nefes aldı.
-ali iyi misin. dedi sesini normalde dönderip.
-iyiyim, eyvallah. diyerek murat blöfümü önce yemiş olsa da sonra yalan söylediğimi anladığı için utanarak kapattım telefonu.
"hay amk" diyerek içeri girdim.
masadaki biraları bitirip 3. biraları söyledik.
-züt olmayalım abi. dedi yusuf.
-ben olmam da seni bilmiyorum, hafiften olmuş gibi duruyorsun. dedim
-geçicen sen o ayakları, biz bunu göz damlası diye gözümüze sıkıyoruz aslanım. dedi
-ya he amk he. dedim ve iki yeni dost gülmeye başladık birlikte.
içimde kalan yarımlardan biri de buymuş meğerse.
henüz çok iyi tanımasam da gerçek ve yalansız bir dosta da hasret kalmışım ben.
"acaba ne saklıyor benden" diye düşünmediğim,
geçmişi konuşmamak adına söz vermediğim bir dost bahsettiğim.
sohbet muhabbet yerini iyice şamataya bırakmıştı.
iyice takunu çıkartmıştık muhabbetin.
ben hiç içmemiş gibi olsam da yusuf hafiften çakır olmuştu.
ben masada hiç hesap kavgasına tutuşmamak için tuvalete gider ayağına kasaya gidip hesabı ödedim.
6 bira 2 çezere 140 lira para vermiştim.
içim yanmıştı,
içimdeki çocuk ölmüştü o an. yaşama sevincim kayboldu bir an.
"giberler" diyerek masaya döndüm geri. yusuf'u da alarak çıktım mekandan.
yolun aşağı tarafını gösterererek
-yarın geleceğin yer burası. dedi
-bulurum, sıkıntı yok. dedim ve arabaya bindik.
evin yolunu tutmuştuk.
radyoda güzel bir şarkı çalıyordu.
müziğe eşlik ettik biz de.
-oha sesin harbiden güzelmiş lan. dedi
-ne sandın lan yarrağam. dedim aramızda oluşan samimiyete de güvenerek.
bir gülme aldı bizi ki yine, sormayın beyler.
-şaka maka bi şarkı söylesene bana. dedi yusuf.
-bana yürümüyon di mi lan. dedim
-tipim değilsin bi kere amk. dedi
-tipini gibeyim. dedim
şaka maka derken tam haluk levent'den elfida'ya girecektim ki.
tam önümde ışıklarda duran beyaz bmw'nin plakasına takıldı gözüm. bu caner'in arabasıydı.
tam elimi kapıya atıp inecektim ki ışık yandı.
çok büyük ihtimalle benim varlığımdan bile haberi olmayan caner yapıştırdı gaza.
resmen 0-100 denemesi yapıyordu amkoduğum.
tamam volvo candır da bmw de heyecandır amk.
ama gibleyen kim, yapıştırdım ben de tam gaz, düştüm peşine.
caner önde ben arkada deli gibi gidiyoruz ikimiz de.
kör eden sellektörlerime ve sıkışan trafiğe daha fazla direnemeyen caner sağa geçti.
hemen geçtim sol şeride, yanına
o, bizim amele gibi açık olan camdan görmüştü bizi ama ben filmli ve kapalı camdan görememiştim onu. biraz sonra komple durdu ışık sırası bekleyen arabalar.
fırsat bu fırsat diyerekek indim direk arabadan. yanımızda duran beyaz bmw'ye yaklaştım.
hala duran trafiğin vermiş olduğu rahatlıkla sağ ön kapıyı açtım ve arabaya bindim.
ve biraz sonra bana gerçekleri anlatacak kişinin gözlerinin içine bakıyordum...
başlık yok! burası bom boş!