-
251.
+8#Tümünü Göster
normalde çalmaya başlamadan önce az da olsa çene çalardım,
ama yapmadım direk girdim şarkıya.
ilk şarkıyı bitirmek üzereydim ki ezgi girdi mekana.
uzaktan selam vererek her zaman oturduğu sağ arka köşedeki yerine oturdu.
bi bira söyledi kendine.
başımla selam verdim ben de belli belirsiz.
öyle şarkılar türküler devam ettik geceye.
hareketli hiç çalmadım neredeyse.
emre aydın, sezen aksu, mehmet erdem paso böyle gidiyordum.
istek parçalar gelmeye başlamıştı.
ilk istek teoman - iki yabancı'ydı.
sevdiğim bir parçaydı.
direk başladım çalmaya.
isteğin sahibi olan masa başta olmak üzere sağlam bi alkış aldım.
sonrasında da mendile yazılı isteklerle devam ettim.
garsonların önüme koyduğu mendilleri tek tek açıyor, okuyor ve es geçmeden çalıyordum.
ama ezgi'nin bugün benden istediği bi şey vardı.
"benim için bi şarkı çal" demişti.
çalacaktım elbet de,
hoşuna gitmeyecekti belki ama çalacaktım tabi ki de.
sadece ezgi'ye bakıyordum.
sırada onun şarkısı olduğunu anladı ezgi,
gülümsedi,
ama ben gülümsemedim beyler.
baktım öyle uzun uzun ona.
başladım ali atay'dan yalan'ı çalmaya.
ezgi'nin de çok sevdiği bir şarkıydı bu ama sözleri çok manidar olduğu için az önce gülen gözler yerini hüzne bıraktı.
gözlerimi ayırmadım ondan.
gözlerinin içine baka baka sonuna kadar söyledim şarkıyı.
ezgi cesurdu.
öyle kaçmazdı kolay kolay.
o da ayırmadı gözlerini benden.
şarkıyı bitirerek sigara molası vermek için 15 dk arar verdim.
normalde bu arada bizim çocukların ezgi'yle murat'ın masasına otururdum ama bu sefer yapmadım.
arka tarafa geçtim, bi sigara yaktım.
1 kesmedi 2.'yi de yaktım hemen ardından.
o da çabucak bitti.
ağzımı ıslatmak için bardan bi bira alarak çıktım sahneye geri.
sahneye çıktığımda göremedim ezgi'yi yerinde.
başta "sigara içmek için dışarı çıktı herhalde" diye düşündüysem de 2 şarkı çalmama rağmen gelmemişti ezgi.
ne yalan söyliyim üzüldüm lan beyler,
"keşke yapmasaydım öyle" diye geçirdim bir an içimden.
çünkü onlara ne yaparsam yapayım, ne söylersem söyleyeyim aradığım cevapları vermeyecekti onlar,
geçmişimin anahtarı aslı'daydı.
saat 11:30'a doğru geliyordu ki beklenen misafirler geldi.
50 yaşlarında 2 adam, 30 yaşlarında 2 güzel kadın en önde kendileri için ayrılan masaya oturdular.
şarkımı söylerken kafamla selamladım onları.
ama sonra çok garip bi şey oldu beyler.
gelenlerden uzun boylu olan adam göz göze geldiğimiz ilk andan itibaren ayırmadı gözlerini benden.
her hangi bi duygu yoktu herifin bakışlarında ama bakıyordu işte, rahatsız edercesine bakıyordu..
başlık yok! burası bom boş!