/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 101.
    +9 -1
    #
    bi 10 dk kadar sonra çağdaş geldi.
    arabaya bindim.
    -konuşabildiniz mi. dedi çağdaş
    -evet. dedim
    -eee neymiş mevzu. dedi
    -yanılmışım, dediğin gibi kafaları güzelmiş, tribe girmişler, bana sarmışlar o akşam. dedim
    -ben sana dedim be kardeşim. dedi
    -olsun, en azından soru işareti kalmadı kafamda. dedim
    -o da doğru. dedi ve çalıştırdı arabayı.
    eve dönüyorduk geri.
    çok büyük kumar oynuyordum,
    farkındaydım ama başka çarem yoktu.
    az önce beni bıçaklamaya kalkan adamın ayda yılda bir de olsa geldiği eve gidiyordum.
    ama yapacak bir şey yoktu.
    onun bana verdiği sözü tutabilmesi için benim onun gelmesini beklemem gerekiyordu.
    beni başka türlü bulabilmesinin imkanı yoktu.
    çağdaş'a olan biten hiç bi şeyden bahsetmedim.
    "konuştuk ve konu kapandı" dedim. bi kaç gün kalabilmek için müsade istedim ondan.
    çağdaş genelde zaten yalnız yaşadığından sağolsun sorun etmedi.
    eve gider gitmez hem yaşadıklarımın etkisiyle hem de yolun yorgunluğuyla uzandığım yerde uyuyakaldım.
    salonun penceresinden içeri giren öğlen güneşi uyandırdı beni.
    gözümü açar açmaz telefona gitti elim.
    ne olursa olsun aklım geldiğim yerde çanakkale'deydi.
    ezgi ordaydı,
    murat ordaydı,
    babam ordaydı,
    hepsi en az 5'şer kez aramıştı.
    ezgi yığınla mesaj atmıştı.
    artık nasıl derin uyuduysam hiç birini duymamıştım.
    önce lavaboya girip elimi yüzümü yıkadım.
    evde ses seda yoktu.
    -çağdaş. diye seslendim cevap bekleyerek,
    ama cevap gelmedi.
    açık olan yatak odasının kapısını da ufaktan aralayarak içeri baktım,
    ama kimse yoktu.
    evde yalnızdım.
    karnım çok açtı.
    evin anahtarı olmadığı için dışarı çıkamadım ve mecburen dolabı açtım.
    ama dolap neredeyse bomboştu.
    "hay amk" diyerek geri kapattım dolabı.
    içeri geçtim.
    koltuğa oturdum.
    içim çok huzursuzdu.
    ezgi'nin ve murat'ın attığı mesajları okudum.
    başta ezgi olmak üzere ikisi de çok merak etmişlerdi beni.
    içimde tam tarif edemediğim bi kızgınlık vardı.
    aslı'yla aramızda geçen yarım yamalak konuşma ezgi'nin ve murat'ın bana yalan söylediklerini gösteriyordu.
    ama ona rağmen onları merakta bırakmaya gönlüm razı olmadı o an.
    aradım ezgi'yi.
    anında açıldı telefon.
    -canımm. dedi ezgi
    beni çok merak ettiği ses tonundan bile belliydi.
    -efendim. dedim
    ···
   tümünü göster