+5
erkeklere olan ilgisizliğim
onları reddetmeme terslmeme ve
bu bağlamda da okul ve yaşadığım çevrece burnu kalkmış ve şımarık olarak tanımlanmamı sağladı
ama aşkı yaşamayı
anlatılan duyguları hissetmeyi
bende en az herkes kadar istiyordum
bazen bunalmışlıktan
bazen denemek adına erkek arkadaşlarım oldu
okul çağlarında olanları tecrübe olarak adlandıracak
olursak pek de tecrübeli sayılmayacak bir şekilde lise dönemimi geride bıraktım
erkekler bana o kadar yanlış yaklaşıyordu ki
ulaşılmaz gördükleri kız
aslında sadece samimi ve aşkın alt yapı olduğu bir ilişki istiyordu
sırf zorunluluktan alınan çiçekler
ha işte onun gönlü olsun diye düşünülerek atılan
mesajlar-aramalar
saçma sapan şiirler
sevgisini kanıtlamak adına yapılan sözde kahramanlıklar
zor elde ettikleri için kaybetmeme çabaları
sürekli kıskançlık çatışmaları
hiçbir yaşadığım ilişkide sağlıklı bir mutluluk veremedi
samimiyetsizdiler
kim di o diye avaz avaz bağıran bi adamın
birden aşkımmmm demesi
dondurmanın güneşle imtihanı gibiydi
e artık yenilmezsin ki sen!
aşk denilince hayal gücüm o kadar da yüksek değildi
aslında sev-sevil-güven gerisi kaderin işi
şımarık kızın okuması gerekiyordu
çünkü tüm akrabalar tarafından böyle bir beklenti vardı
yıllarca sevdikleri
küçük yeğen/torun/kuzenlerine
akıllı diye de iltifat ediyorlardı
aslında benim de başka seçeneğim yoktu
zor değildi ve beni zorlamayan derslerle başa çıkmak pek te sıkıcı gelmiyordu
gittiğim üniversitede aşk yönünden ezik bir kızdım
hak ettiğimi düşündüğüm bir aşkla karşılaşmadım
arkadaş olarak edinmeye çalıştığım erkek kişilerin
hepsinin hakkının yememek kaydı ile
bir süre sonra benden daha farklı beklentiler içine girmekle beraber
biraz cesaretle bana aşk yönünden açılmaları
veya açılma ihtimalleri beni geriyordu