/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    0
    Sonunda evimdeyim sıcak bir kan lazımdı. içkini verdiği susuzluk ve ortamda ki insanların kan kokusu zaten yeterince kana susatmıştı beni mutfakta ki dolabın kapağını açıp torbada ki kana baktım. Açlık hissi bitmeyen tükenmeyen bir tutku her harcadığınız güçte daha çok susuzluk çekiyorsunuz. Üst kat salona çıktım evimin camları ışık almayacak şekilde filmliydi. Dışarıyı net görebiliyordum zaten bu benim doğam gereği olması gerek bişeydi. Bu ev bana babam avrupaya gitmeden önce kalmıştı. Babam dediğime bakmayın genetik değil beni bu canavara dönüştüren adam..
    Yıl.. 1945 Şubat’ın 2 si hayatımın aşkıyla evlendiğim gün ilk düğün gecemizdi. Gece ilk sevişmemizden sonra Menekşe su içmek için mutfağa gitti. Biraz bekledim ama gelmedi merak edip yataktan çıktım ve kanlı vücudunu mutfakta yerde bulmuştum. Hayat bitti dedim buraya kadarmış evlat sen bu kadın için yaşadın şimdi bu kadın için öleceksin dedim. Elime mutfakta ki masamızın üzerinde ki bıçağı aldım tam kalbime saplamıştım. Gözlerim yavaş yavaş kapanıyordu bir gölge geçti. Azrail geldi diye düşündüm ama gelen karımın katili idi. Bıçağı kalbimden çıkardı her şey o kadar kısaydı ki ne oldu ne bittiğini anlayamadım. Bir şey dişlerini tam bileğime sapladı ve kanımı çekiyordu hissedebiliyordum ve kendi kolunu ısırıp zorla ağzıma kendi kanını döktü. Uyandım tam 1 hafta sonra uyanmıştım bi tabutun içinde toprağın 4 metre altında ki bi tabutun içinde ne işim var burda diye sağıma soluma bakındım. Ortamın karanlık olmasına rağmen herşeyi görebiliyordum dışardan gelen hayvanların seslerini işitebiliyordum hemde çok net yanımda yuvası olan köstebeğin sesini duyabiliyordum tabutum hemen yan tarafındaydı. Elimi uzatsam tutcakmışım gibi hissettim aman allahım bu nasıl bi susuzluktur damarlarım çatlamak üzereydi tenim soğuktu. içgüdüsel ve canlının kendini korumaya alması yüzünden tabutun yan kısmına bir yumruk attım tabut parçaladı ve hemen aynı hızla köstebeği yakalamıştım. Ne yaptığım hakkında en ufak fikrim bile yoktu.
    Dişlerimi köstebeğe geçirdim. Ama olmamıştı kanı yok gibiydi yada ben tutturamamıştım sinirlendim ve bu sefer bidaha ısırdım şimdi tutturmuştum dişlerimde o hayvanın kanını emiyordum. gözlerim yanıyordu. Kendimi daha güçlü hissediyordum ama nasıl böyle bişey yapabilmiştim o an hiçbir fikrin yoktu. Toprağı hızlıca eşeleyip yer yüzüne çıkmıştım artık bi evin bahçesindeydim hiç bilmediğim bir evin bahçesinde evde ne bir ışık yanıyordu ne de başka aydınlatıcı tamamen karanlık ve ürkütücüydü. Eve doğru yürüyecekken birden kapının önünde buldum kendimi ışınlanmış gibiydim. Kapı açıktı içeri kalkıştım adım attığımda direk karşıda ki duvara yapıştım. Hiç bişey yavaş olmuyordu inanılmaz derecede hızlı ve güçlüydüm. Son hatırladığım şey Menekşe ile olan düğünümüzdü inanılmazdı ama nedende sadece düğün kısmını hatırlıyordum onsan sonrasına dair beynimde en ufak bi elektrik oluşmadı hatırlayamadım. Bir ayak sesi duydum evin üst katından yavaşça bulunduğum yere doğru gelen bir ayak sesi… Yüzü korkunç ve bi o kadar iğrençti bana bakıyor yavaş adımlarla yanıma yaklaşıyordu. Normalde görsem yaklaşamayacağım bu varlıktan şuan kaçamıyordum hatta bir şey beni ona çekiyordu. işte babamla ilk tanışmam böyle olmuştu.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster