Salondan odaya geçmemizi önerdim. Kabul etti o da.Telefon şarj adaptörüyle bedavaya getirdiğim kırmızı ledleri açtım. Çok güzel.bi ortam vardı. Her şey hazırdı. Ben öperken t shirtimü çıkarttım. Telefonda konuştuklarımızı yapma vakti gelmedi m diye sordum. O kadar ileri gidemeyiz dedi. Başımdan aşağı kaynar sular döküldü resmen. Yine tutturamamıştım. O gün sake balboa yaparak bitirdik. Fakat ben işin içine duygularımı katmaya başlamıştım. Daha ikinci haftada sake atan bi kıza bağlanamazdım. Fakat siz de bilirsiniz ki kalbe söz geçirilmiyor. Günler geçti durdu. Bi kaç hafta sonra yine evimde yalnızdık. Bu sefer haftaiçiydi ve okuldn dönmüştük. Ben hemen duş aldım o sırada yemeği hazırlamasını söyledim. O da kabul etti. Duştan çıktım giyindim filan üstümü giymedim inadına. Yemeği yedik biraz eğlenelim mi filan dedim. Yine geçtik odaya. Bu sefer öyle olmadı. Balboa sırası. bendeyken birden "çok bekledin artık gir" dedi. Ben bu lafı duyunca emanetin nasıl dikildiğini anlatamam. Beni gib dese bu kadar tahrik olmazdım. Garip şeylerden hoşlanıyorum. Ben girdim fakat kız acemi değimiş :D. O günü kapattık akşam dedim işte madem daha önce yaptın (patlaktın manasında) neden beni beklettin bu kadar dedim. Cevabı güvenmem lazımdı oldu. Ama ben çok üzüldüm deneyimli olduğuna duygular beslemeye başlamıştım evlenme hayalleri filan anlarsınız ya. Içimde hep bi kırıklık vardı yüzüne bakarken aklıma kimin gibtiği filan geliyodu sormuyodum da belki okuldandır diye çekiniyodum. Artık kötü ni bağımlılık olmuştu benim için hareketleri de değişti söz dinlememeye başladı. Ben daha fazla bağlanmadan ayrılma kararı aldım ve o da dünden razıymış meğerse. O ilişki bitince tatilde antalyaya gidip sahilde ağlamıştım kuzenime şimdi gülüp geçiyorum *