-
10576.
+40 -1*Tümünü Göster
arabayı kahvenin önüne çekip durduk.
bu sefer ikimiz de indik arabadan.
kısa bi muhabbetten sonra dün de söylediği fiyattan tuttuk evi,
ilk günün parasını verip aldık anahtarı.
arabadan çantaları da alarak çıktık yukarı.
eve girer girmez yaptığım ilk şey önce camları sonra da klimayı açmak oldu.
madem elektrik dahildi kiraya, o, günlük 100 lirayı da çıkartmayan ömer değildi.
hem kumsalda geçen gece, hem de sabahın köründeki girdiğimiz deniz yormuştu bizi.
ama önce bi duş aldık,
sonra eve ufak bi çeki düzen verdik,
su sabun gibi ihtiyaçlar için ufak bi alışveriş yaptık.
öyle böyle derken saati 2 etmiştik.
sonra yorgun düştük tabi,
direk uzandık eylül'le yatağa.
sarmaş dolaş olduk.
ama ne onun aklında yaramazlık vardı ne de benim.
kocaman sarıldık birbirimize.
nefeslerimiz değiyordu birbirine.
sonra arkasını döndü, dizlerini yukarı çekti eylül.
o boşluğu ben de dizlerimi koyarak tamamladım.
resmen tek vücut olmuştuk.
ben her nefeste eylül'ün saçlarını kokluyor,
arada minicik bir öpücük konduruyordum eylül'ün boynuna.
öyle böyle derken uyuyakaldık beyler.
uyandığımızda duvar saati akşam 10'u gösteriyordu.
tam 8 saat aralıksız uyumuştuk.
çok uyumuştuk ama pamuk gibi de olmuştuk.
öperek uyandırdım eylül'ü.
gülerek açtı gözlerini.
biraz yatakta oynaştıktan sonra kalktık ikimiz de,
eylül sağı solu temizlerken ben öğlen aldığımız malzemelerle melemen yaptım.
acıktığımız için mi bilmem ama çok güzel gelmişti.
saat 11'e geliyordu.
normal insanların uyku saatiydi ama biz yeni uyanmıştık.
bi şeyler yapmak lazımdı.
evin balkonunundan insanların kalabalık halinde bi yerlere doğru gittiğini ve döndüğünü gördük.
-gel bakalım. dedi eylül ve üzerimizi değişip çıktık evden.
mükemmel bi yaz havası vardı.
ılık ılık esiyordu rüzgar.
caddeye çıktıktan sonra takıldık insanların peşine.
kumsala doğru yürüyordu insanlar.
derken çarşı gibi bi yere girdik.
sahilin hemen bitişiğinde kurulmuş, yüzlerce standtan oluşan bi pazar yeriydi burası.
ne ararsan vardı.
kimi incik boncuk satıyordu, kimisi dövme yapıyordu.
ve işin garibi gerçekten de çok kalabalıktı.
eylül çok sevmişti burayı.
her standta durduk nerdeyse.
bi sürü bileklik aldık eylül'e.
zor da olsa çıktık pazar yerinden ama ilerisi daha ilginçti.
sahil boyunca mekanlar, barlar, cafeler vardı.
mekanların ve kumsalın arasında bi yürüyüş yolu vardı ve insanlar buralarda dolaşıyorlardı.
bu yol sahil boyunca devam ediyordu nerdeyse. -
-
1.
+1 -3ilk şuku
-
2.
+25BEŞiKTAŞA DÖNDÜM AMK HEP 3.YÜM
-
3.
+1 -1ikinci şuku abrahamlincolnunoglu kusura bakma panpa *
diğerleri 1 -
1.
başlık yok! burası bom boş!