+51
-2
*
kalan karpuzu poşetleyip bagaja attık ve yola devam ettik.
bolu yolunda şimdiki gibi otoban, tünel nerde.
bolu dağını tırmanıyorsun kamyonların peşinde.
takıldık bi kamyonun arkasına tin tin gidiyoruz.
radyoda çalıyor sezen aksu.
sevdiğim kadın yanımda.
keyifler gıcır.
her yerde "akçabat köfte" yazıyor,
her yer buram buram köfte kokuyordu.
henüz karpuzu gömeli 2 saat kadar olmuştu,
henüz acıkmamıştık ama
-köfte ısmarlıyim mi sana. dedi eylül
-harbi mi kız. dedim
-ısmarlarım tabi, çek bakalım şurdaki köfteciye. dedi eliyle az ilerdeki köfteciyi göstererek.
dediği gibi yaptım.
arabayı park edip indik arabadan.
çok aç olmadığımız için tadımlık yiyecektik,
ikimiz toplamda 1 yarım ekmek aldık eylül'le.
10 lira vermiştik yarım ekmek köfteye.
"yuh amk" dedi içimdeki fakir bin.
ama allah var, güzeldi köfte.
karnım aç olsa bundan 1 tam ekmek gömerdim kesin.
yola devam etmek için yöneldik arabaya.
elinde fırça ve hortum olan çocuk bizi görünce yöneldi bize doğru.
silecekler havadaydı benim.
çocuk bana sormadan arabamı yıkamış ve bahşiş bekliyordu.
beni biliyorsunuz artık,
verir miyim,
gibsen vermem amk.
hem bana mı sordu yıkarken,
hem de benim arabam zaten temizdi amk.
hiç giblemeden silecekleri indirdim ve bindim arabaya.
çocuk yüzsüz yüzsüz camı tıklattı.
-buyur bilader. diyerek açtım camı.
-arabanızı yıkadım abi. dedi
-eline sağlık. diyerek tam camı kapatacaktım ki.
"ömerrr" diyen bakışlarıyla baktı eylül.
"iyi amk" diyerek kültablasının ordan bulduğum 1 lirayı uzattım çocuğa.
-istemez abi, lazım olur bu sana. diyerek 1 lirayı beğenmedi ve geri uzattı çocuk.
canıma minnet, aldım direk geri.
"aza kanaat etmeyen çoğu bulamazmış yiğen" dediysem de içimden
bu sefer daha sert baktı eylül.
daha fazla rezil olmamak üzere elimi attım cebime.
çıkarttığım paralardan 5 lik arıyordum ama bulamadım.
en küçük 10 lira vardı.
eylül'e baktım "sende var mı" der gibi.
kafasını çevirdi, ya harbiden yoktu ya da beni gıcıklıyordu, bilmiyordum.
"giberler ya" diyerek 10 lirayı uzattım çocuğa.
-eyvallah abi. diyerek havada kaptı parayı çocuk.
yanımda eylül olmasaydı o 5 lira para üzerini alırdım geri,
gerçi eylül olmasa zaten hiç para vermezdim ki.
sonuç olarak 20 liraya 1 yarım ekmek köfte yiyip ayrıldık oradan.
ankaraya doğru sürdüm arabayı.