-
5126.
+11 -1lan birader bu nasıl bir hikayedir? ağlattın, güldürdün, kahkaha attırdın, ağlattın, ağlattın...
sahildeki ayrılık sahnesinde içime bir şey oturdu ki... sanki kalbime hançeri saplayıp deşiyordu sürekli. kapattım bilgisayarı küfrettim dakikalarca, sonra cesaretlenip devdıbını okudum ama gözüm hiçbir şey görmüyordu amk, sadece mutlu son görmek istiyordu
bilmiyorum hangi gün okudum bu hikayeyi ama 2 veya 3 gündür hayatıma odaklanamıyorum amk. zihnimde 2 tane portre var; melis ve hikayeci diye... hep aklımdasınız kafayı yedim galiba lan. içime işledi bu hikaye.
her ne gibimse, beni boşver düşüncelerimi aktarmam imkansız... melis hakkında bir iki şey yazacağım.
o kızı bırakma birader, babasının kızı o. bak babasının sözüyle sana bile karşı koyabilmiş. sen de az deli fişek değilsin tabi, onu korumak için taksa başlamak falan. adamsın lan adam.
hikayeden alıntı yapa yapa yorumlamak geliyor içimden ama gibtir et fazla zamanını almayayım. eğer melis'e hikayeyi okutmak istersen sana bir güzellik yapar, pdf haline getiririm bunu. aradaki yorumlara bakmasa iyi olur, kendisine huur babasına da gavat denmesinden hoşlanacağını sanmam. hem imla kurallarına uygun hale de getiririm siz yeter ki ayrılmayın amk...
senelerce misafir olarak takip ettim bu sözlüğü, onlarca belki yüz tane kayda değer hikaye okudum ama ilk defa böylesi...
eyvallah birader, yolunuz açık olsun. inşallah ben de bir gün kendi melisimi bulurum...
başlık yok! burası bom boş!