-
1.
0Eğer ÇOCUKLARI varsa bıraktıklarının dörtte biri... Diyorsun bu sefer de bunu tek çocuklu işleme tabii tutuyorsun. Kelimelere dikkat edilmeli. Ayrıca bir kitabın evrensel olabilmesi için önce bulunduğu toplumda kabul görmesi lazım. Bunun için de öncelikle orayı aydınlatabilmeli ki diğer toplumları da aydınlatabilsin. Bunda hemfikirizdir umarım. Ve burda da karşımıza bir sorun çıkıyor. Bir toplumla diğer bir toplum arasında dil, anlayış, işleyiş vb. Bir çok konuda farklılık olabilir. Bunu gidermenin tek yolu misallerdir. Kulaklara pelesenk olmuş bir ifade vardır bilirsin "Teşbihte hata olmaz". işte bu ilkeden kıyasla Kuran da sayısız teşbihler misaller vardır. Sorun bu misalleri birebir gerçek alan sözde din adamlarında. Bütün o uçmalı kaçmalı şeklinde değerlendirilebilecek olaylar aslında misallerle anlatılmış olmasına rağmen nedense topluma geçekmiş gibi lense edilmesinden kaynaklanıyor. Kuran'ı anlayış sahibi olmadan okursan gökte bir yerlerde oturan kudretli bir tanrı buyruğuyla, misallerin vermek istediği anlamı çözümleyerek okursan Allah kelamıyla karşılaşırsın. Ve dahi Kuran arapça değil, Allahçadır. Hz muhafazid (sav) bilincine inmiş olması hasebiyle arapça duyurulmuştur. Konu bir hayli derindir. idrak için günümüz pozitif bilimlerinden bir hayli bilgili olmak gerekir. Ancak bu doğrultuda ele alınırsa Kuran anlaşılabilir. Eğer sabredecek bir yapın varsa sana en başından izahını yapabilirim. Unutma bir çocuk emeklemeden yürüyemez. Bir insan da belli bir temele sahip olmadan bazı şeyleri anlayamaz. Şunu da eklemek istiyorum. Yapacağım izahlar çağdışı bir anlatımla değil günümüz modern bilimin en son bulgularıyla olacaktır.
başlık yok! burası bom boş!