-
1.
0Beni okuduğunu veya anladığını düşünmüyorum. Benim kimseyi müslüman yapma gibi bir misyonum yok aksine burda yaşadığım her diyalog kendi içime bir yolculuktur. Konuştuğum her ateist "Acaba daha geniş bir pencereden nasıl bakabilirim ?" Sorusunun vuku bulmuş halidir. Bu başlıktaki serzenişim de artık bunu yaşayabileceğim çok az ateistin var oluşudur. Kimse uçan atlardan veya benzeri şeylerden bahsetmedi burda. Eğer benim daha önceki başlıklarımı okursan islam a hangi pencereden baktığımı da görürsün ayrıca. Talkan ve curcan katlidıbına gelince müslümanlar asrı saadetten sonra hiçbir zaman tek bir saf üzre olmadılar. Hz Osman ı, Hz Ömer i , Hz Ali yi şehit eden bir zihniyetten bahsediyorum. Sonrasında da emevilerle çok başka bir boyut kazandı zaten. Peki bu adamlar halife etiketi altında istediklerini yapmadılar mı ? Yaptılar. Önemli soru ise şu : Bir dini değerlendirirken getirdiği ilkeler mi göz önünde bulundurmalıdır ? Yoksa tarihi ve sosyolojik olaylara bakarak adeta intikam alırcasına kin ve nefret duyarak, etiketi kullanan insanlar mı değerlendirmelidir ?
-
-
1.
0getirdiği ilkeler göz önüne alıyosan konfüçyizmi dene derim. çünkü bütün dinler temelde ortak şeyleri söyler. öldürme, çalma, yalan söyleme vs. bu yüzden önemli olan kısmı babaannemin öğütlerinden de alabilirim yani hiçbir şey ifade etmez dinler. uçan atlardan bahseden sen değilsin zaten. yarılan denizlerden, aydan, konuşan yılandan... bunları savunan sensin. kutsal kitabı rehber edindiğin sürece. ha matematik hatası yoksa bunlara inanmak mı gerek. bu kitaplarda yazan şeyler koca bi saçmalık.
bir arkadaş caner taslamanı kaynak vermiş. o da evrimi kurana yedirmeye çalışan bi tv cambazından başka bi şey değil. başka bir ülkede olsa demeçleri, yazıları çok farklı olurdu. -
2.
0Burda haksızlık yaptığını belirtmek istiyorum. Oxford, tokyo gibi dünyanın önde gelen üniversitelerinde master yapan bir insan "cambaz" kelimesinden çok daha fazlasını hakediyor. Şu uçan at bahsine gelince aslına bakacak olursak beni de zamanında dinden soğutan bir mevzu idi. Ta ki bunların misal yollu anlatımdan ibaret olduğunu anlayıncaya kadar. Lütfen burayı iyi anlamaya çalış. Bir örnek vereceğim. Seni şu an alsalar ve 2000 yıl öncesine ışınlasalar günümüz teknolojisini ; interneti , yüksek hızlı trenleri, uyduları vs. anlat deseler nasıl anlatırdın ? Misallerden başka bir yol bulabilir miydin kendine ? Peki anlattığın bu misaller gerçeği ne boyutta yansıtırdı ? Sonuna tıpkı kuran da olduğu gibi biz bir çok şeyi misallerle anlattık üzerinde tefekkür etmeniz için diye bitirir miydin ? inan bana dostum aklına gelen tüm çelişkiler kuran dan değil onu algıladığı kuran a dönüştürmeye çalışan insanların bakış açılarıdır. Bunu tüm kalbimle söylüyorum. Cinler hakkındaki dumansız ateş benzetmesini gözün algı sınırları dışında kalan ışınsal bir enerji türü olduğunu farketmem benim bir çok misale derin düşüncelerle bakmamı sağladı. işte o misallerin aslını "OKU"duğun zaman (ilk gelen ayet "ikra" kelimesi bu gerçeğe işaret etmekte kanımca) işte o zaman Allah kelamıyla karşılaşıyorsun gökte bir yerlerde oturan tanrının buyruğuyla değil. Konu bir hayli derin. Üzerine kitaplar kitaplar yazılabilir. Yazıldı da. Ama şunu söylemeliyim beni çok mutlu ettin. Düşünebilen insanların varlığı beni her daim mutlu etmiştir.
-
1.