+1
ulan bak çok pis sinirlendim. Yaşam demek dünyadaki şartlar demek değil. Evrim diye bir şey var. Biz gezegeni azot %78.084 oksijen %20.946 argon %0.930 ve karbondioksit'i %0.034 şeklinde soluyorsak kainattaki bir çok canlı bizim keşfettiğimiz veya keşfetmediğimiz bin bir türlü gaz veya adını bile koymadığımız şeylerle yaşamaya evrimleşmiş olabilirler. Düşündüğümüz zaman sadece azot, oksijen, argon ve karbondioksit ten oluşan soluma yolu bile yaşam için milyarlarca kombinasyona girebiliyor. Yaşam demek insan demek de değil. Kol değil ayak değil am züt meme de değil. illaki solumak da gerekmez. Benim verdiğim örnek en basitinden sadece havadaki gazlarla alakalı ki değişen bir çok çevre şartı ve evrim bizlere ve kainata milyarlarca yaşanılabilir olanaklar sunuyor. Son olarak kitaptan bir alıntı ile bitirmek istiyorum.
Galaksinin Batı Sarmal Kolu’nun bir ucunda, haritası bile çıkarılmamış ücra bir köşede, gözlerden uzak, küçük ve sarı bir güneş vardır. Bu güneşin yörüngesinde, kabaca yüz kırk sekiz milyon kilometre uzağında, tamamıyla önemsiz ve mavi-yeşil renkli, küçük bir gezegen döner. Gezegenin maymun soyundan gelen canlıları öyle ilkeldir ki dijital kol saatinin hâlâ çok etkileyici bir buluş olduğunu düşünürler. ( otostopçunun galaksi rehberi)