/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 26.
    +3
    Bir gun telefon caldi,ve arayan kisi kassandiraydi. Bana bir is dusundugunu ve halledip halledemiyecegimi sordu. Is ise yuksek miktarda kokain kaçakcılıgıydı. Surekli musterisi olan zengin bir iş adamı, işleri ilerletip bir ag kurmuş ve colombiya dan mal almaya başlamış. Ama gonderiler cok tehlikeli, ozel ucaklarla çöle kargo şeklinde bırakılıyormuş. Farkli bir yontem geliştirip,bu işe girebilecegimizi soyledi. Bende dusunucegimi ama oncesinde bir sureligine ulkeme donmek istedigimi soyledim. Topladım eşyalarımı kimseye haber vermeden döndüm izmire.

    --Izmir--
    Izmire ilk indigimde hiç bir yeri tanıyamadım.Bir taksiye bindim ve havalimanına yakın bir yerde otel odası kiraladım. Şimdi yapmam gereken ise bir ev kiralamak yada almak olucaktı. Internete girdim ve kendime mahalle arası fazla goze batmıyacagım, kucuk bir ev buldum. Emlakcıyı aradım ve bulustuk,ev guzeldi istedigim gibi , bir penceresi olan içerisinde fazla eşya olmayan yıkık dokuk bir ev,kirası 450 liraydı. En sonunda koklerime geri donmustum. Evde bir kaç gun kalıp biraz araştırma yaptım. Yurdun adresini ogrendim oraya biraz hediye alıp ziyaret etmek istemiştim aslında. O cocukların halini biliyordum. Bir kaç kıyafet ve oyuncak yuklenip taksiye atlayıp gittim yurda. Yurt cok degişmiş, guzelleşmiş bahçesinde bir cocuk parkı bile vardı.
    Iceri girdigimde cocuklar için hediye getirdigimi soyledim,ve onlara oyuncak kıyafetler dagıttım,o cocukların yuzlerindeki ifadeler mutluluklar butun geçmişimi silebilecek kadar guzeldi. Sanki yeniden dogmus gibiydim,ben hiç cocuk olmadım ama onlar bugun cocuk olucaklardı. Beni getirdigim hediyelerle, oynıyacak,belkide bir daha hiç bir cocuk kıyafetsiz kalmayacaktı.
    Biraz vakit geçirdikten sonra, hayatım boyunca unutamıyacagım ismi sordum onlara. Ramazan Bolçay. Ramazan bizim bakıcımızdı, bana bu işkenceleri yapan adamdı.
    Bana onun emekli oldugnu urla taraflarında bir evde yaşadıgını soylediler. Tesekkur ettim, adresini aldıktan sonra oradan ayrıldım.
    Urlaya vardıgımda ramaza'nın evini kolay buldum. Cunku etrafında baska ev yoktu, zaten komşusu da olamazdı boyle bir adamın.
    Yanımda onun için özel bir kıyafet getirmiştim. Pembe bir askılı tshirt. Evin kapısına geldigimde, içeriden açık olan bir televizyon sesi geliyordu.Bir kaç kez kapıyı çaldım ama açan olmadı. Kapıyı ittirdigimde acıldı.
    Iceri girdigim de,ilk once mutfak geldi karsıma,cok incin ve pislik içindeydi. Mutfagi gectikten sonra salona geldim. Heryer gazete kagıtlari ve bir suru cop doluydu. Ramazan arkası donuk bir şekilde, koltukta oturmus televizyon izliyordu. Cok yaslanmıştı buyuk ihtimalle kulaklarıda duymuyordu zaten, televizyonun sesi o kadar acıktı ki ateş etsem kimseler duymazdı. Karşısına geçtim ve dikildim, beni gorunce şok oldu. Tanıyamadı ama birinin evine girmesi o şekilde onu şok etmişti.

    -Melek : Naber ramazan, nasılsın ?
    -Ramazan : Sen kimsin ? çık evimden derhal
    -Melek : yoo ramazan, biraz konusalım.

    Televizyonun fişini çektikten sonra ramazanın yanına dondum, kalkmaya calıstı ama kalkamadı zaten oturdugu koltuktan.

    -Melek : Beni hatırlamazsın sen ramazan,ama ben seni cok iyi hatırlıyorum.
    -Ramazan : Ben seni hatırlamıyorum cık evimden ne istiyorsun benden.
    -Melek : Ben senin işkence , tecavuz ve her turlu pisligine maruz kalmıs cocuklardan biriyim ramazan. Hatirladın mı şimdi ?
    -Ramazan : Pehhh... Sanki bir halt olabilicektiniz dunya da , sanki biz size dokunmasak başkaları dokunmıcaktı... Ayrıca,ben yıllardır bunun vijdan azabıyla yaşıyorum,bak ne evlendim ne cocuk yaptım, yanlız basıma kendi pisligimde olucem bir gun. Ve kimsem yok, cesedim buyuk ihtimalle bu evde curuyecek.
    -Melek : Hayır ramazan,o şekilde olmayacak,ben varım ben seni hatırlıyorum ve senin için geldim. Once sunu giy bakalım.

    Torbamda yanımda getirdigim, pembe askılı tshirtu zorla giydirdim ona. Karsı koymaya calıstı ama cok gucsuz ve yaslı oldugundan dolayı birşey yapamadı.

    -Ramazan : Mutlumusun ? oldur beni oldureceksen, hadi bitir bu işi. Ne bekliyorsun ?
    -Melek : O kadar kolay degil ramazan, senin bize yaptıgın, işkenceleri bir anda odiyebilecegini sanıyorsan eger yanılıyorsun.
    -Ramazan : Ne yapıcaksan yap, senden mi korkucam ? iyi sokmusum demek ki sana ki bugune kadar birtek sen geldin. HAHAHA

    Ramazanın kollarından ve ayaklarından evin dort bir koşesine bagladım onu. Altına bir utu masası koydum, salonun ortasında ustunde pempe askılı tshirtuyle altında utu masası, ramazanın hali, hoşuma gitmeye başlamıştı.

    -Ramazan : Ne yapıcaksın bana ? bırak beni, seni manyak.
    -Melek : Sus cok konusma.

    Agzına kendi corabını tıkadım, artık sadece mırıldanıyordu. Ama şimdilik, birazdan corabı cıkartıcaktım zaten.

    Utuyu aldım fişe taktım ramazanın gogusune koli bandıyla iyicene bagladım.Utu kızardıkça ramazan daha cok bagırıyor, ustundeki tshirt yanmaya başlıyordu.O gun o evde tam 18 saat geçirdim. Taaki utu ramazandan birşey geriye bırakmayana kadar. Gogusundeki utu ramazanı delip geçti. Ustundeki pembe tshirt butun iç organlarına yapıştı. Tahminimce ramazanın tamamen olmesi 8 saat surdu. Bu bugune kadar yaptıgım en buyuk işkenceydi birine karşı.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster