Evet . Gelen kişi yağmurdu . Bizi gördüğü an hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı olduğu yerde . Gülçin hemen içerideki odalardan birine kaçtı . Sadece Eteği Ve Sütyeni ile . Ben ise yarı çıplak vaziyette . Yağmurun yanına doğru gittiğimde Yaklaşma , Yaklaşma Aşşağılık Şerefsiz diyerek kendini geriye doğru attı . Yere düşmüştü bi anda . Bayılmıştı . Üzerimi giyip Yağmuru kucaklayıp Kantinin üzerindeki masalardan birine yatırdım . Kantin çalışanlarından bir ablayıda ona göz kulak olmasını söyledim . müdür yardımcısının odasına gittim ve acilen ambulans gerektiğini Yağmurun Bayıldığını Söyledim . Ambulans Geldi . Yağmuru sedyeyle ambulansın içine taşıdılar . Ne kadar doğru olacağını bilememek ile beraber , Ambulansa binmiştim . Yağmurun Elini tutuyordum . Ambulanstaki Hemşirede olayın nasıl gerçekleştiğini , kafasını ne denli şiddetli vurdugunu , hastalığı olup olmadıgını soruyordu . Yağmur yarı baygın gözleri açılmadan konuşuyordu adımı sayıklayarak . Ne oldugunu anlamamıştı o anda . Elini tuttum sıkıca . Yanında oldugunu söyleyerek hastaneye geldik . Yapılan ilk tetkiklere göre önemli birşey olmadığını tansiyonu ile alakalı bir durum oldugunu söyleyince ohh çektim içimden . Hemen arkamızdan olayı konustugum müdür yardımcısı geldi . Aynı şekildeki yalanımla onuda inandırmıştım . Ailesine haber vermeyerek telaşlandırmak istemediğini , yağmur kendine gelince haber vereceğini söyledi . Eyvallah diyerek yağmurun bulunduğu odaya doğru ilerledim . Akılmadı Tek soru ise şuydu . Neden bayıldığını hatırlayacak mı ? , yoksa Hatırlamayacakmı olmustu .