-
26.
+5bir kısmımız kızları eve bırakıp dönmek üzere yanımızdan ayrıldı.
bir kaç kişi kalıp emre'den durumun detaylarını öğrendik.
en çok mıstık sinirlendi bu duruma. kendisi tam anlamıyla bir sinir küpüdür.
1.90 küsür boyu sayko-killer tarzı bakışları bile onu korkutucu yapmıyordu ama sanırım kendisini hep öyle sandı.
kendi motorunu tekmelerken yüzündeki dur lan napıyorum ben ifadesiyle, aniden durup
birasını dikmesi ise hepimizi ayrı güldürdü.
bir süre sonra kızları eve bırakan çocuklar da geldi.
hep birlikte kadıköy'ün karanlık sokaklarında emre'nin tarif ettiği yere gittik.
motorcu olmak, bunun arkadaşlığı isteyin ya da istemeyin sizi kardeş gibi kılıyor.
nedendir bilinmez ama böyle bir etkisi var.
boyumuzdan büyük bir oluşumdu hell angels ama tereddüt etmedik.
tarif ettiği yere gittiiysek de bulamadık o barda.
yalnız onlardan sarı lakaplı elemanı tanıyan biri çıktı o barda.
mıstık tehditkar bir konuşmayla o numarayı vermemekte direnen adamdan numarayı aldı.
gece 3'e vurmuştu akrep yelkovan da ona yetişiyordu.
hava biraz serinlemişti.
deri ceketin fermuarını sonuna kadar çekip elleri cebe atıp dışarı çıktım.
sokak lambalarının loş ışığı parke taşlı yolu belli belirsiz aydınlatıyor ben de
o numarayı arayınca n'olacak diye düşünüyordum.
kaybedecek bir şeyim yoktu ama arkadaşlarımın vardı.
mutlu ilişkileri olan da vardı, arkasından ağlayacak onları seven bir aileye sahip olan da.
benimkilerin aksine...
başlık yok! burası bom boş!