+48
*
eniştem hiç bir şey söylemedi,
sadece acısını yaşıyordu içinde.
teselli etmek için yeltendim ama benim de diyecek hiç bir sözüm yoktu amk.
5 dk sonra annem ve ablam çıktılar içerden.
hep beraber ayaklandık evden çıkmak için.
arabaya geldik.
eniştem ve ablam arkaya, annem yanıma bindi,
doğru sürdüm kocaeli devlet hastanesine.
hastaneye geldiğimizde saat 9 buçuktu.
bizim doktor henüz ortalıkta yoktu.
danışmaya sordum.
-10 gibi odasında olur. dedi
beklemeye başladık.
kimse konuşmuyor herkes kara kara düşünüyordu.
ablam artık 6 aylık hamileydi,
o en zor güne yaklaşık 3 ay 15 gün kalmıştı.
zaten çok zor olan ablamın kararını değiştirmek o güne yaklaştıkça imkansız hale geliyordu.
ablamın bebeğiyle kurduğu bağ her geçen gün biraz daha kuvvetleniyordu.
derken doktor bey geldi.
kapısının önünde bizi görünce içeri girmeden durdu.
-nasılsınız bakalım anne hanım. dedi direk ablama.
-iyiyiz, teşekkür ederiz, siz nasılsınız. dedi ablam
-ben de iyiyim, saolun. diyerek içeri davet etti doktor bizi.
kalabalıktık evet,
ama hiç kimsenin dışarda beklemeye niyeti yoktu.
o yüzden hepberaber daldık içeri.
annem ablam ve eniştem doktorun masasına yakın oturdular,
ben ultason makinesinin ordaki sedyeye dayanmış ayakta bekliyordum.
eniştem yaşanan son olayı sordu direk.
bir daha olup olmayacağını, olursa ne olacağını, ne yapmak gerektiğini, bebeğin durumunu ablamdan duysa da daha net olarak bir de doktordan duymak istiyordu.
doktor açık açık her şeyi anlattı.
zaten bildiğim gerçekleri doktordan bir daha duymak bana bile ağır gelmişken eniştemi düşünmek bile istemiyordum.
duyduğu her kelimede biraz daha düştü omuzları.
çok kötü görünüyordu eniştem.
ablam eniştemin elini tuttu güç verebilmek için.
eniştem zorla da olsa ablamın kararına saygı duyuyor ama hepimiz gibi o da korkuyordu.
-normalde ayda 1 yapıyoruz kontrolleri ama sizin durumunuz farklı olduğu için her hafta gelmeniz gerekiyor. dedi doktor.
-geliriz tabi, yeterki iyi olsunlar. dedi eniştem
-sigortanız var mıydı. diye sordu doktor.
-var. dedi eniştem buruk bir şekilde.
doktor belki o burukluğun sebebini anlamamıştı ama ben çok iyi anlamıştım.
her ne kadar sigorta olsa da eniştem her seferinde hastaneye bi müddet para ödemek zorunda kalıyordu.
hele için işine testler, filmler falan girince hesap iyice kabarıyordu.
o an enişteme bi şey diyemedim ama ben daha çok çalışıp destek olacaktım enişteme.
"rahat ol" der gibisinden göz kırptım enişteme.
rahat olacak bir durumda olmadığı için tepki vermedi eniştem.
doktor, ablamı ultrasona yatırdı,
bebeği kontrol ediyordu.
Tümünü Göster