+2
Yağmurlu bir mart sabahıydı. Giriş kapısının hemen önündeki büstün orda müdürün konuşma yaptığı yerde duvar kenarında mermerin üstüne oturmuş dalgın dalgın hayatımı düşünüyorum. Kapşonumu kafama geçirmiştim. Rahatsız edilmek istemiyodum, ama bu kadar güzel rahatsız edebilebilceğimi bilmiyodum. Yere bakarken karşımda bi hareketlilik sezdim. Önce önemsemedim ama hareketlilik gitti tekrar hareketlendi derken kafamı kaldırdım, ufaktan bi baktım. 2 tane kız. Aralarında fısıldaşıp geri döndü birisi, diğeri tuttu tekrar geldi derken dayanamadım ve seslendim,
-rahatsız etmiyorumdur umarım. Bi problem mi var?
K1:yo yo bi problem yok.
K2:evet evet problem yok.
-peki madem
K1:yağmurda neden yalnız başına burda oturuyosun. Islanıyosun.
-bilmem. Yalnız kalmak istedim biraz. Yağmur rahatlatıyo, daha rahat düşünebiliyorum.
K1:yalnız kalmak istiyosun anladım. Rahatsız ettik özür dilerim.
-problem değil. Rahatsız olsam kalkar giderim zaten.
K2:oturabilir miyiz peki ?
-tabi buyrun. ismim burak bu arada.
K1:merve.(önemli olan kişi bu)
K2:ayça.
-memnun oldum.
M.A.: bizde.
Derken konu konuyu açtı. O yağmurlu mart gününde orda öğle tenefüsü bitene kadar konuştuk. Zil çaldığında vedalaşıp yeniden görüşürüz dileklerimizi ilettik. O gün lise hayatımın dönüm noktasaydı.