1. 126.
    0
    ayağa kalktım, arka cebimden bir kağıt mendil çıkartıp gözümü ve burnumu sildim. boğazımı temizledim. apartmana doğru sakince yürüdüm. zile bastım ve diyafondan "orçun? sen misin?" diye bi ses geldi. deryaydı bu, onayladım. "açıyorum kapıyı, lütfen sakin ol tamam mı" dedi ve açtı kapıyı. derya evin kapısındaydı. bu sefer çıkardım ayakkabılarımı. oturma odasına gittim, kapıyı arkamdan kapattım. gözleri yerinden çıkacak gibiydi ve kırmızıydı. yanına oturmak için hamle yaptım kenara kaydı. bu sefer benim yüzüm yerdeydi. "öööz... "boğazım tıkandı, öksürdüm. "özür dilerim" dedim. "hıh" diye duvara boş bir noktaya bakarak acıyan bir gülümseme takındı. aynı ifadeyi yitirmeden bana döndü yüzünü. ben yere bakıyordum ama gözümün kenarıyla görüyodum onu.
    kafamı kaldırıp yüzüne baktım. o an o ifade tekrar kayboldu, gözleri doldu tekrar. sesi titreye titreye ve hıçkırarak başladı konuşmaya ama ağlamıyordu. "biliyomusun, sen hayatımdaki en sevdiğim erkektin." dedi. ve ilk damla yanağından usulca indi, sesindeki titreme de arttı ve "ama aşkından ölürüm gerekirse de... yine de seni affedemem orçun" dedi kafasını duvar tarafına çevirip sessiz sessiz ağlamaya başladı. ama o cümleler sanki ciğerimde balon gibi şişti. tam olarak böyle bi his duydum, nefes alışlarım düzensizleşti ve sıklaştı ve gözlerim doldu. ama canım acıyordu...
    ···
   tümünü göster