herkes anlatmış heveslendim bende anlatayım bari.
sene 1998 2. sınıfa gidiyorum çoçukken çok sıskaydım yani 1. sınıftan 5. sınıfa kadar 28-30 kilo arasındaydım bildiğin vitaminsiz. o zamanlar pgibolojik mi yoksa rahatsızlık mı bilmem yoğun kokuları olan yemekleri yiyemez yesem bile anında kusardım. 2. sınıfa gidiyorum sabahçıyım, annem kahvaltıda rafadan yumurta yapmış. ki ben hayatım boyunca yumurtayı iştahla yemiş birisi değilim. o kokusu cıvık cıvık oluşu falan beni benden alır. sabah gözümü açtım ev buram buram yumurta kokuyor gene kusucam dayak yiyeceğim korkusuyla yatakdan kalktım. sofraya geçtim şimdi tiksindiğim için kuş gibi küçük küçük yemeye çalışıyorum ama öğürme geliyor kendimi zor tutuyorum, bi an babamla göz göze geldim yemeyi bırakmış beni izliyor. tabi ben bi noktadan sonra dayanamyıp kusmak için tuvalate koştum. biraz kusupp rahatladıktan sonra tam çıkacam tuvaletten babam elinde baltayla dışarıda bekliyor. ben o panikle salona kaçtım babam peşimde koltukların üstünden bir ring yapıp tekrardan hole çıktığım anda üstüme atladı bir eliyle gırtlağımı sıkıp bir eliylede baltayı sallıyordu. o an korkudan altıma işedim zaten. sonra bir kaç tokat attı yumruk atsaydı ölürdüm heralde. tabi dayağın vermiş olduğu züt korkusuyla apar topar evden çıktık ababm okula bırakacak tam okulun önüne geldiğimizde diğer çocukların çantaları dikkatimi çekti. çantamı evde unutmuştum söylesem gene dayak yicem. ben hiç çaktırmadan indim arabadan gidiyorum babam arkadan bağırdı eşşoeşşek çantan nerde diye ben kem küm ettim gel dedi bindirdi arabaya gene eve kadar hem arabayı sürdü hem dövdü bi yandanda sigara içti çantayı aldım okula gidene kadar gene dövdü. bu hayatımda ilkti birde ünide yurtta kalmıcam diye dövmüştü onun dışında birlikte hovardalık bile yaparız babam bambaşka bir adamdır.