-
101.
+4Almila, “Nereden çıktı bu kadar zombi? Hem de sayıları bu kadar azalmışken…” diye sordu bana.
“Hiç bir fikrim yok, tabii ki… Dahası bu kadar zombi bizi kapana kıstırmışken nasıl kurtulacağız bu durumdan, öncelikle bunu düşünmeliyiz.” dedim.
Etrafı el yordamıyla araştırarak kaçabileceğimiz bir çıkış bakındım, ama küçük bir pencere bile bulamadım. Almila ile depoda sıkışıp kalmıştık. Almila’ya seslenip durumu bildirdim.
“Tamam işte… O güzel günleri göremeden karanlıkta susuzluktan veya açlıktan öleceğiz artık…” diye isyan etti.
“Hemen umudunu kaybetme… Biraz bekleyelim, daha umudumuzu kaybetmek için çok vakit var. O zamana kadar kurtulmanın bir yolunu buluruz.” dedim.
Karanlıkta zamanın ne kadar aktığını fark edemeden, ses çıkarmadan bekledik, durduk. Çıkan tek ses, zombilerin kapıya uyguladıkları faydasız zorlamalarıydı. iyi tarafı da buydu… Filmlerdeki gibi insanüstü bir güce sahip değillerdi ve olmaları da bana göre saçmaydı…
Ne kadar zaman geçti bilmiyorum, ama artık daha fazla bu duruma katlanamayacaktım. Almila da aynı fikirde olduğuna dair sesler çıkartıyordu.
başlık yok! burası bom boş!