/i/Felsefe

filozofiya'ya inananların kafalarını açtıkları uhrevi altincidir.
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    0
    adım adım açıklamak gerekirse; 1) ukalalık 2)buna neden olan genellemeler 3) genellemelere temel olan ön yargılar. Bu nedenselliğin getirdiği bir tavır.

    Öncelikle şunu belirteyim; bu tavır sağınızda solunuzda sıklıkla görebileceğiniz, ama bize çok normalmiş gibi görünen bir tavır.
    maalesef, binlerce yıllık felsefe geleneğinin (Sokrates\'ten bu yana süren felsefe geleneği; sonrasında orta çağ teolojisi ve modern felsefe) insanın günlük yaşdıbına, düşüncesine, kurumlarına vs. yerleştirdiği büyük bir hastalık bu tavır.
    Elbette insanlar tamamen önyargısız ve herhangi bir ön kabul olmaksızın düşünemez. Bir kere mecburen kullandığımız \"dil\" var. dolayısıyla zaten belli kodların içine \"fırlatılmış\" olarak bu dünyada varoluyoruz. Yani öyle sıfırdan düşünmek, pozitivist paradigmanın dayattığı gibi tamamen objektif düşünmek gibi bir şey söz konusu olamıyor. Belli değerlerimiz, kültürel kodlarımız elbette var. Peki bunun zararı ne?
    Örneğin bir insanla siyaset konuşurken, onu kafanızda sembollere ve ön yargılarınıza göre mimleyip, ona göre davranıyorsunuz. Trafikte kavga edecekken karşınızdakinin kıyafetine, arabasının markasına, sakal traşına göre önyargınızla davranıyorsunuz vs. Bu bizi farklı düşünmekten alıkoyuyor işte. Özgün olamıyoruz bir türlü. Ve en önemlisi, eleştirel düşünemiyoruz artık. Hatta düşünemiyoruz. Çünkü düşünecek bir şey kalmıyor. zaten her şey ortaya (önyargılarımızda belli) gibi oluyor. Oysa değil. birisine x partisine oy verdim diyorum, ohooo sen hepten sıçmışsın diyor. Neden? diye sormuyor bile.
    Çünkü önyargılı/kafamızdaki sabitlere göre bakışımız, bizi doğru-yanlış bir sürü \"genelleme\" yapmaya itiyor. Sürekli genelliyoruz. Açın bakın Türkiye\'de aktif olarak yazılan sözlüklere. Popüler başlıklardan anlayacaksınız dediğim şeyi. Bilmem ne yapan kız, bilmem ne giyen erkek, şöyle yaparken şunu düşünen adam vs. Sürekli genellemeye çalışıyoruz. O yüzden örneğin, BMW içinde, küpeli piercingli, uzun sakallı dövmeli, elinde 99luk tesbihiyle birisi selamünaleyküm derse yadırgıyoruz. Canlandıramıyoruz. Beynimizde sabitlikler, formlar var. Genelleme ihtiyacı daha da artıyor dolayısıyla. Şöyle yapanlar böyledir. Bunun karşılığında adam diyor ki, en güzel yemek şudur, bunu beğenmeyen maldır. En güzel şehir şurasıdır beğenmeyen öküzdür vs.
    Yani şunu diyemiyor; benim en beğendiğim şehir şurasıdır. Böyle söyle. yok. En güzel şehir budur.
    E gördüğünüz gibi bu da bizi son unsura getiriyor. \"Ukalalık\". ama boşbeleş bir ukalalık. ilber ortaylı ukalalığı gelmesin gözünüze. Her takta kendini uzman zannetme ukalalığı. Bunun statüyle falan da alakası yok. En alt gelir grubundan en yükseğine kadar bu hastalığı görebilirsiniz.

    Özetle: Önyargılarıyla hayata bakan, bunları kullanıp sürekli genellemeler yapmaya çalışan, bu genellemeleri tek doğru olarak kabul edip bunlarla ukalalık taslayan insanlardan olmayalım yani.
    Yani, göreliliği, farklılığı, ihtimalleri düşünelim. Kendi hakikatimizi herkesin hakikati yapmaya çalışmayalım. Çünkü hakikat değil, yorum var. Tek bir doğru değil, farklı anlamlar var.
    ···
   tümünü göster