Emre için Kitap Okuyoruz, Otizmi Yıkıyoruz

Emre için Kitap Okuyoruz, Otizmi Yıkıyoruz
Türkiye Herkes için Spor Federasyonu’nun yürütücülüğünde “Emre için Kitap Okuyoruz, Otizmi Yıkıyoruz” etkinliği düzenlendi. Denizli'de bir alışveriş merkezinde düzenlenen etkinlikte, otizm farkındalığı ve kitap okumanın yaygınlaştırılmasına yönelik sosyal farkındalık faaliyetleri gerçekleşti.

Türkiye Herkes için Spor Federasyonu’nun yürütücülüğünde “Emre için Kitap Okuyoruz, Otizmi Yıkıyoruz” etkinliği düzenlendi. Denizli'de bir alışveriş merkezinde düzenlenen etkinlikte, otizm farkındalığı ve kitap okumanın yaygınlaştırılmasına yönelik sosyal farkındalık faaliyetleri gerçekleşti. Yasin Köse’nin koordinatörlüğünde etkinliğe katılan misafirler keyifli ve eğlenceli vakit geçirdiler. Yazar Şerif Kutludağ, Müzisyen Hurşit Türkay, Şair Emre Baş’ında hazır bulunduğu organizasyon Türkiye Herkes için Spor Federasyonu Hemsball Antrenörü Burak Öztürk ve Matematik Öğretmeni Niyazi Daban’ın konuşmaları ile başladı.
Daha sonra Emre’nin Matematik Öğretmeni Niyazi Daban’ın verdiği komutla, ayakta ve yüksek sesle kitap okuma faaliyeti belirli bir süre devam etti. Kitap okuma bölümünden sonra Sanatçı Hurşit Türkay gitarıyla mini bir konser verdi. Kitap okuma etkinliği sanatçıların keyifli söyleşilerinin ardından Hemsball oynayarak son buldu.

“Emre için Kitap Okuyoruz” etkinliği sonrası projenin çıkış noktasında öncü olan Matematik Öğretmeni Niyazi DABAN ile röportaj gerçekleştirildi:

Niyazi Hocam Emre'den bahsedir misiniz bize biraz?

- Emre normal bir öğrenci ama otizmli bir çocuk. Gelişimi normal bir öğrenciden, zihinsel gelişimi çok hızlı ama bedensel olarak yavaş. Bir şey öğreneceği zaman normal öğrencilerden daha hızlı öğreniyor ama isterse. Yani onun istemesi gerekiyor. Mesela Kitap Okuma Etkinliği'nde kitap okumayı çok istiyor. Niçin? Çünkü hayal gücünde kitap okumada bir yarış var o birinci geldi sanıyor. Çak bakalım gidiyoruz diyoruz. Mesela o hafta boyunca biz kitap ne zaman okuyacağız diye
sürekli soruyor.

“Emre için Kitap Okuyoruz”un nasıl çıktığından biraz bahseder misiniz?

- Emre'yle zaten okulda biz kitap okuyorduk. Ama buradaki gibi değil. Böyle aralarında ikişer metrelik bir mesafeyle yüksek sesle okuyoruz. Emre bir gün dersten çıktı geldi yanıma. Elimdeki kitabı aldı ve okumaya başladı. Fark ettim ki bizim gibi hızlı okuyor hatta bizden daha hızlı okuyor. Aldım elinden, Emre ne anlatıyor diye sordum. Orada yazılanları anlattı bana. Ben de o zaman her salı okuyoruz bundan sonra dedim. Her salı okumaya başladık. Her salı okuyoruz ama Emre yok. Sonra Emre ile birlikte okuyalım dedik. Buradaki gibi 20 kişilik okul arkadaşı ve Emre halkla buluşalım diye Çal Pazarı'na gittik ve birlikte kitap okuduk. Aslında 1 gün yapacaktık. Toplam 15 dakika. Emre için yapacaktık çok seviyor diye. Sonra ona yemek yedirecektik. Sonra ikinci hafta bir baktım, talep çoğaldı. Çal yerel gazeteleri bunu yaygınlaştırdı. Üçüncü hafta 150 kişiye ulaştık. 4. hafta 200 kişiye. 5. hafta bu son bıraktık dedik. Burak Bey geldi. O dedi ki biz de katılmak istiyoruz. Bizim için bir daha yapar mısınız? Biz bir daha yaptık. Yani O, üniversite öğrencileriyle kaynaştı. Emre o gün hasta olmasına rağmen oraya da geldi. Ama burası uzak olduğundan gelemedi.

Pekiyi hocam, bu projeler devam edecek mi? Ne derece devam edecek?

- Şimdi buraya gelecek olan fakat şu an aramızda olmayan Ozan arkadaşımız var, üniversite öğrencisi. Biz O’nun projesine katılmayı ön gördük. Ozan da lösemi hastası bir hastayı ziyaret etmiş. Bu hafta içinde planlama yapabilirsem eğer ben ve öğrencilerim "Lösemiler Haftası"nda destek olma adına lösemi hastası birkaç kişiyi ziyaret etmeyi düşünüyoruz. Ben Ozan'dan esinlendim, bu etkinliği de Emre'den esinlenmiştim. O burada değil ama ben Ozan'a da çok teşekkür ediyorum. Büyük bir katkıda bulundu bana. Bu etkinlikler aslında farkındalık. Aslında biz Lösemi kelimesini kullanmamıza gerek yok. Otistik kelimesini kullanmamıza da gerek yok. Onlar da normal bir insan.

Pekiyi sadece Emre için Kitap Okuyoruz projesinden bahsedecek olursak bu etkinlik bir çok yerel gazetede yayınlandı ve ulusal boyuta ulaştı. Bu etkinliği Türkiye çapına yaymak ister misiniz?

- Ben çok isterim. Hatta Türkiye çapında gidebildiğimiz yere kadar biz gideriz. Yani öğrencilerimize biz destek veririz. Orada olmamıza da gerek yok. Aynı saatte herkes okusa da fark etmez. Bir gün belirli bir saat belirleseler, öğrenciler herkesin videosunu çekse bir paylaşım sitesine koysa tabi biz onları da görürüz. "Haydi bakalım, başlayalım!" diyeceğiz aynı saatte Türkiye okuyacak.

EMRE BAŞLAR KiMDiR?

Emre, Denizli'nin Çal ilçesi'nin Süller Mahallesi’nde oturan otizm rahatsızlığı olan özel gereksinimli bir çocuktur. Çal ilçesi'nde Cumhuriyet Ortaokulu öğrencisi olan Emre, 12 yaşında kitap sevdalısı bir çocuk olarak Türkiye'nin sevgisini kazandı. Emre ve sınıf arkadaşlarının Çal ilçe Meydanı'nda Nisan ayı başında başlattığı kitap okuma etkinliği yerel ve ulusal basının dikkatini çekti ve tüm yurtta etki yarattı.