-eeee?
+eee ne halitziyataşşaklıgil?
-konuş
+ne konuşayım
-sor.
+ne yapıyorsun?
-seni sarhoş ediyorum(bin gülüşü)
+ahahah hep böyle komikmisin sen ya?(kevaşe gülüşü)
-bu komik değildi de senin espri anlayışın kötü(göz kırpma bin gülüşü)
+ahahahahahah tamam ozaman neden?(kevaşe gülüşü)
-çünkü bana bunun için para ödüyorsunuz
+doğru bizi sarhoş edesin diye burdayız. peki buranın dışında neler yapıyorsun?
-öğrenciyim, biraz hareket severim o yüzden buraya geliyorum haftada 2 gece
+bizde öğrenciyiz hatta ev arkadaşıyız ya nerede okuyosun?
-... üniversitesi mühendislik
+Ankarada değilsin sen bizde ... üniversitesi işletme aynı sınıftayız 3 ümüzde
-çok iyi kaçıncı sınıf
+3 sen?
-1
+eziiiiik çömeeeez ahahahah
-sende mi?
+şaka yaptık be alınmasana hemen
-tamam sıkıntı yok. doldurayım mı bi kadeh daha?
+ yok ya yeter

o arada diğer yeyişen çiftte hesabını istedi hesaplarını aldım saat 12 ye gelmişti bu arada masalardan kalkıp bara gelenler oldu. masalardaki hesaplarını garsonlarına verdiklerini söylediler bir karışıklık oldu bir yarım saat işten başımı alıp senemle konuşamadım. bir ara rahatladım.

+halitziyataşşaklıgil
-efendim senem
+bizim hesabıda alıp bir taksi çağırırmısın?
-tabi

hesabı aldım ve taksi çağırdım. o sırada senem sol eliyle bana kendisine yaklaşmamı işaret etti. Kendisine yaklaştığımda diğer eliyle bana para olduğunu anladığı bir kağıt verdi ve kulağıma üzerini incele dedi.

Gece her iş bitip ortalığı topladığımızda iş tipleri toplayıp kasaya koymaya kaldı cumartesi gece kapanışta paylaşırdık yoplu olarak. Senemin bana verdiği 50 lik yerine kendi cebimdekini koydum ve sabah karşı 5 te eve gittiğimde paranın üzerinde teledon numarası yazılı olduğunu farkettim.

Ne olur ne olmaz diye kaydettim ve Şenayı düşünerek bir müddet uyanık bir şekilde yattıktan sonra karanlık odamda uyuyakalmıştım.