Ben kendi kendimi yerken yaz geldi. ilk 2ay çalışıp para kazandım bi mekanda. Planım 3.ay tatile bi arkadaşın evine gitmekti, hatunla aynı yerdeydi elemanın yazlığı. Öyle de yaptım. Gittim yazlığa hatunla anlaştık 'mervelerde kalıcam' ayağı yaptı. Takıldık bütün akşam kordonda sahilde. Sonra gece oldu 3er bira alıp geçtik eve. Önce salonda arkadaşım, manitası, arkadaşın kuzeni, ben, tuğba oturduk sohbet ettik bişeyler yedik içtik. Saat gecenin 3ü. Geçtik tuğbayla odamıza kapattık ışığı. Ayışığı giriyor içeri, silme bi sessizlik hakim odada. Aldım kucağıma, yeni evli çift gibi çiçek desenli yastığa koydum çiçeğimin başını. Ben de yanına yattım sonra. Gerisi malum yiyişmeye başladık. Tabii o gine kadar memelottileri elleme emikleme seviyesine de gelmiştik. Memeler dudaklar falan. Sonra baktım kız kendinden geçiyor, durdum ilerlemekten korkup. Yattım yanına, anlından öpüp başını göğüsüme koydum. Ona yazdığım bi şiiri okudum, ağladı, sarıldı. Beni çok sevdiğini söyledi. Sabaha kadar öylece uyuduk. Sabah oldu falan filan kahvaltı derken ertesi gün geri dönücem yaşadığım yere. Çıktık arkadaşın evinden tuğbayla oturduk otobüs garında bi yerde çay içip saat bekliyoruz. Birden döndü bana

-açık konuşucam çük. Sen ilerlemekten mi korktun?

-evet tuğba çok korktum hem de. Bir an dedim ki kendime şimdi bu kızla bi tak yeriz biz, sonra ayrılırsak birgün karşına biri çıkar. Belki de seni benim sevdiğimden çok sever he imkansız gibi bir şey gerçi. Her neyse. O taku yersek, çocuk bunu öğrendiğinde biter. Yapamam.
Tekrar gözleri doldu bal gözlümün. Sarıldı boynuma. iyi ki beni sevdin, çok şanslıyım. Sen çok iyi birisin, beni asla bırakma olur mu? Dedi. Olur dedim... Olur dedim dıbına koyduğumun yerinde.