+2
Bu sırada damla ile yol üzerinde laflıyoruz. nereden geldin falan filan diye.
-sen karadenizlisin demi ?
+evet nereden anladın
-tipin tam oranın insanlarına benziyor. ilk gördüğümde tahmin etmiştim.
hafif bir tebesümle
+insanın memleketini yansıtması güzel bir şey. keşke bende sana antalyalıya benziyorsun diye bilseydim. ama oranın insanlarını tanımıyorum.
-ben zaten antalyalılara pek benzemem.
+anladım.
aynı bu şekilde muhabbet ettik. neden bu bölümü falan seçtiğimizi anlattık bir birimize. (hadi bölümü de söyleyeyim mk işletme). en sonunda geldik. grammer kitabı alacağımız yere.
+işte burası.
içeri girdik kitabı aldık. çıktık.
-çok teşekkür ederim.
+önemli değil ne demek. sanırım benim görevim buraya kadar.
-eheh nereye gidiyorsun şimdi?
+bilmem her halde yurda giderim. sen ?
-bilmiyorum ama galiba eve gideceğim.
+peki o zaman görüşürüz.
-görüşürüz.
tokalaştık ve dağıldık. şimdi keşke onu bir kafeterya ya falan davet etseydim diye düşünüyordum ama beyler bu özgüveni gösteremedim. diyemedim. halen içimde bu olaya karşı pişmanlık var. bende yurduma gittim.