0
Mekana girdim, siyah parka lı uzun boylu kaytan bıyıklı iri yarı bi babayiğit ayağa kalktı, ona doğru ilerledim. Yanına gider gitmez sarıldı bana .
- başımız sağolsun aslanım. Dedi
- Dostlar sağolsun. Ben, sizi tanıyamadım ?
- Otur hele, konuşacak çok şey var. Aga ! Bize iki çay... Ben babanın çok eski bir ahbabıyım. onunla istanbula beraber gelmiştik. Cebimizde ekmek alacak paramız dahi yoktu. Akşamları sığınacak bir yer bulur yatar sabah yevmiyelik işlere koşturur, karnımızı doyurmaya çalışırdık. babanla yaklaşık üç dört ay böyle yaşadık. Daha sonra inşaata kalifiye eleman olarak başladık. Karnımızı doyurup iyi kötü bir ev tuttuk. Zamanla patronun gözde elemanı oldu baban. Patron, tam para babası. Bi gün alparslan la mesaiiyi bitirdik eve doğru giderken çok düşünceli gördüm onu ne oldu dedim birader kafanı kurcalayan nedir ? Patron dan is teklifi almış yanına şoför olarak istemiş babanı ne yapayım bir akıl ver dedi. O zamanın parasına göre aldığımız maaşın iki katı teklif vermiş adam. Git dedim durman hata ! Demez olaydım dilim kopaydı da demez olaydım..