dedim "bak neşe, ben boş olduğumu söylemiyorum zaten ben de aynı fikirdeyim hiçbi şey olmasa bu kadar içten yazamam ben sana yazmaya başladığımda içimden ne gelirse o şekilde yazıyorum" falan filan bu şekilde hani senden hoşlanıyorum dememek için direniyorum. ama işler sarpa sarıyo beyler.
betüle dedim ki benim bi planım var ama neşe'nin haberi olmamalı lütfen. dedi tabii, buyur, dedim ben neşe'yi seviyorum gerçekten aşırı seviyorum ama bunu sıradan bir mesajla söylemek istemedim, uzun zamandır mektup yazıyorum, sana bu mektupları yollasam da sen onun yatağının üzerine bıraksan bi gün uyuyacakken mektuplarla karşılaşsa? olur dedi çok sevinir zaten ona karşı boş olmadığını hissediyo o da gerçekten çok güzel mesajlar atıyosun dedi, tamam çok sevindim ama nolur haberi olmasın falan filan..

ben mektupları bitirdim, çok çok duygusal bi aşk mektubuyla sonlandırdım, ve betüle yolladım mektupları. dedim ki geldiği zaman bana haber ver, ben sana söylediğim gün de yatağına koyarsın. tamam dedi betül de, canım betül amk hala çok severim. ben artık ilgimi alakamı neşe'ye yönelttim, 5 eylül günü bana arama dakikası geldi hattı değiştirdiğim için, ki zaten arıcaktım bu da çok güzel oldu. 1500 dk beyler, turkcelle geçenlere veriliyodu o sene. gece 2ye kadar mesajlaştık, 2de arayabilir miyim dedim. ara dedi, konuşmaya başladık. böyle inceden sessiz, tatlı tatlı cümlelerle konuştuk beyler. 1 saat konuştuk, çat telefon kapandı. neyse aradım bi daha, sen mi kapattın? hayır, ben de sen kapattın sandım. hayır, tamam neyse.. konu işte nasıl bu kadar güzel mesajlar yazıyosun ya'ya geldi, 1 saat kadar daha konuştuk yine telefon kapandı. amk ben dedim şansımı gibeyim bu gece söylemelisin charly. söyle charly hadi charly, aradım bi daha..