dedim bu böyle olmayacak gidiyim bari şirkete biraz oyalanıyım da aklım meşgul olsun. yoksa kafayı yerim ben böyle. şirkete gittim biriki dosyaları kurcaladım millet gelene kadar. sağdan soldan herkes toplanınca çalışmaya başladık. onun yanına gidip onla ilgileniyorum. normalde işlerim değil bunlar benim ama aklım meşgul olsun diye herkesin işine bakıyorum izliyorum onlarla beraber yapıyorum yardım ediyorum falan. milletin hoşuna gidiyo böyle şeyler tabi ama. olmuyo. bi türlü yapamıyorum kafadan çıkmıyo. dedim dur bari kendi işime bakıyım. biriki rapor vardı önceden bekleyen. gittim onları çıkarmaya. önceki kalemleri falan aldım. bankalara vereceğimiz analizler vardı. ihaleye gireceğimiz için kredi çekecektik. bunun içinde bizden bilançodur mizandır üç beş tablo istediler. bende bankalarla bayadır haşır neşirim. o yüzden dedim ben size direk karşılaştırmalı analiz yapıyım gönderiyim. çekeceğimiz miktarlar baya yüksek paralar. o yüzden böyle samimiyiz yani mailine atıyorum gidip mekanlarında çay içiyorum falan. müdürleri falan hep tanışığız. para beyler. para dedim mi iş yaşa başa bakmaz. paranız varsa 13 yaşındaki bebe de olsanız banka müdürü gelir kapıda karşılar efendim çeker size. paranız yoksa yetmiş yaşındaki amca da olsanız yer vermezler. çay bile söylemezler. en fazla maaşını çekerken güvenlik gelir yanına yardım eder o kadar. gerisi yok. neyse analizleri yapıyorum bilanço kalemlerinden karşılaştırma yapıyorum falan. biliyomusunuz bilmiyorum bunda üç dört tane yıl baz alınarak bazı bilanço kalemlerinden incelemeler yapılıyo. her kalemin yıllık bakiyeleri yazıyo orda. ve her yıl bir kalem üzerinde marjinal değişiklikler falan hesaplanıyo. hepsine tek tek oranları yazıyosun. işte kasa %12 artmış bu artış satışlardaki %10 luk artışa ve sermayedeki %2 lik artışa denk geliyo buda kasamızda atıl fon tutmadığımıza falan diye yorumluyosun bunları. bankada bakıyo bunlara. ooo iyi iyi bunlar kazanıyo kazandığınıda yatırıyo para verince alırız amk diyip para veriyo işte. işin özü bu. neyse bu kalemleri inceleyecektim .raporlar analizler falan yaptım. bizimkilerle gönderecektim. verdim bizim uşaklara .dedim şunları alın bi temize çekin sonrada zütürün banka müdürüne teslim edin cevabıda bana göndersinler acil beklemeyelim artık krediyi. aldılar temize çekerken farketmişler ki baya sıçmışım amk. raporların falan alayı yanlış gidiyomuş az daha. bebeler aldılar getirdiler. ibo bey bunların alayı yanlış burda hata yok mu bi daha bakın isterseniz falan diye. baktım harbi sıçmışım amk. kafam pek üstümde değil bu aralar ya aferim çocuklar kusura bakmayın dedim bunlara verdim alın siz halledin şunları ben biraz çıkıyım hava alıyım dedim. gittim dışarı. anladım ki bu iş böyle olmayacak. yani kafamda merve varken ve onla konuşmamaya kendimi zorlarken benim kariyere odaklanmam bişeyi değiştirmeyecek. hem zaten kafamda o varken ben başka bişeye odaklanamıyorum. demekki bende kadınlar böyle amk. bende böyleyim demekki diye kafamdan kurup duruyorum. bu arada böyle düşünürken yürürken saf saf telefonum çaldı. bi baktım arayana merve arıyo. işte o an anladım ki tamam abi. bitti yani bu iş buraya kadarmış. kız yok orucu bi yere kadarmış ibo. yapamıyosun olum bırak artık kendini. o telefonu açtım. ve işler baya bi değişti beyler. çok çok acayip şeyler oldu. ama neler olup bittiğini daha sonra anlatıcam. o telefon çok şeye sebep oldu. nelere sebep oldu , ben ne dedim merve ne dedi bize ne oldu daha sonraki bölümlerde hep beraber görücez. baya uykum geldi amk daha fazla dayanamayacam. cümleleri zor yetiştiriyom zaten. hepinizi öpüyorun. görüşürüz daha sonra. iyi geceler.