valla biraderim yardıracam buraya kusura bakma. yani günlerim o kadar boş ki. kendi kafamın içinde herşeyi yaşıyorum. yani o kadar boş ki içim. fezanın içerisinde hiç yıldız yok gibi benim içim. kapkaranlık uzay boşluğu gibi. hiçbişey yok. bazen hiçbişey hissetmediğim için bişeyler hissedesim geliyo. içimde bişeyler canlansın istiyorum. bunun için kafamın içinde kurduğum şeylere duygulanıyorum. şu şekilde şöyle bişey gelse başıma diye , size anlatır gibi anlatıp kendime hüzünleniyorum. şöyle olsa ne gülerdim diyip onu yaşayıp gülüyorum. kendime aşık gibi yaşıyorum. kendimi bazen herkesten fazla seviyorum. saatlerce dönüp dolaşıp buzdolabını açar ya insan bakar mal mal. bende öyle aynanın karşısına geçip bakıyorum mal mal. sonra ne kadar mal geliyo bakışlarım. ne kadar boş ne hissiz. bakmaktan utanıyorum. nereye dönsem bi boşluk görüyorum. elimde gitar var. çalabileceğim melodi yok. halbuki haykırmak istiyorum ben. deli gibi bişeyler söyleyip rahatlamak istiyorum. sanki bi şarkı var içimde tuttuğum. bi söylesem rahatlayacam. ama elime aldığımda tın tın dan başka ses çıkaramıyorum. ne sol e ne do ya basabiliyorum. hepsi sessizlik oluyo büsbütün. bağlama var hemen yanı başımda. bir tek bam telinden insan gibi ses çıkıyo. bazen onuda elime alıp saçmaladığım oluyo. eskiden saçmalardım. ve saçmaladığım şeyleri kaydedip dinler gülerdim. şimdi saçmalamama bile tahammül edemiyorum. ben nasıl böyle bişey oldum bi anda bilmiyorum. yani çok saçma sapan durumların içinde buluyorum kendimi. evren koskoca çalkantılı bi dünya olmuş. ben içerisinde küçük sessiz bi oluşum gibiyim. söyleyip anlatabileceğim belki milyonlarca şey var. ama kime neyi niye anlatacağım konusunda şüpheciyim. ki ben bile anlamaya tahammül edemiyorum bunları. millete ne diye anlatayım. gecelerim hep aynı başlıyo. ne yapsam ya çok sıkıldım diyerek. sonra aynı devam ediyo. gönlümüzü ferahlatacak bi kaç dost ile muhabbet arayışı. sonra hep aynı şekilde bitiyo. uykusuz gözlerle yatağa doğru gidiş gün ışığıyla tabi. normal insanlar bu saatlerde yataktan kalkıyo mesela. bense şuan yeniden çay koyup uyumasam mı yoksa yatıp uyuyup akşam yeniden uyansam mı diye düşünüyorum. valla bilmiyorum olum çok canım sıkkın bunalım halindeyim yani. sevmediğim nefret ettiğim durumlar. yemek yiyorum. doymuyorum. vücudumda bile bi yara çıkıyo haftalarca kalıyo. kötü olan bişey üstüme yapışıp kalıyo. terketmiyo vücudumu. çay içiyorum keyif alamıyorum. sigaraya aşırı bağımlı hale geldim. artık sırf sigara üzerine planlar yapıyorum. şurda bi yemek yiyimde üstüne sigara içiyim diye yemek sebebi mi olur amk. millet acıktığı için yer ben sigara içmek için yiyorum. çay koyuyorum sigarayla beraber içmek için. film açıyorum sigaramı yakıp izlemek için. tuvalete bile düşün. bazen sıkışıyorum ulan dur yeni içtim biraz sonra sigara yakasım gelir o zaman gidiyimde içerde sigara içiyim diye bekletiyorum. bu nasıl bi kafa amk. bu nasıl bi beyin. hayır bide bunları farkediyorum ulan niye böyle yapıyorum diyorum sonra gene yapıyorum o çok kötü. düşün bak. one million parfüm hediye geldi. dedim güzel parfüm dur ota taka sıkıpta heba etmeyim şimdi bunu. nasıl olsa bi tane parfümüm var idare eder. iyisimi bunu önemli günlere önemli kişilere sıkıyım dedim. gelip geçen sıka sıka şişeyi yarıya indirdi. ben bi kere bile sıkamadım gibtiğimin parfümünü. ulan kaç aydır duruyo bi tane önemli bişey olmaz mı insanın hayatında? parfüm sıkacak kadar bile önemli bişey olmaz mı ? yok. en son geçen günlerde 1 senelik bekaretimi bozup sinemaya gittim. oda ben değil ha arkadaş ısmarladı aradı gel fast and furious çıkmış gidelim falan diye ona gittim. onun dışında evden ekmek ve sigara almaya bide para çekmeye gidiyorum. sorumluluklarım var bilincindeyim ve yerine getiremiyorum. gelecek kaygısı içindeyim. neler olacağı konusunda hiçbir bilgim veya fikrim yok. ah işte dostum. demiş ya koskoca padişah. beni bir gözleri ahuya zebun etti felek. yavuzum benim. benide öyle. öyle bir felek ki bu öyle bir talih ki. ne diyim yani ne diyebilirsin diyip demeyeceğine ne dinleyen olur ne bişey söyleyebilirsin durumu benimkisi.