/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 401.
    +3
    kübra napıyosun böyle noldu sana dedim. konuşmadı başta. ya git sen git boşver beni hadi dedi geçiştirdi. ya kızım saçmalama şu haline bak ne haldesin bırakılır mı böyle dedim. neyin var dedim. ya karnım çok ağrıyo dedi. ilaç falan aldın mı dedim. tabi ben hala malım. anlamıyorum neden olduğunu. amk ne biliyim ben adetten böyle karın marın ağrıdığını. belin büküldüğünü falan. artık nasıl bi ağrı çekiyosa beli bükülmüş kızın. hayırdır ya nedir yediğin bişey falan mı dokundu diye sorup duruyorum. en sonunda dayanamadı. he ibo he balkon demirini kemirdiydim geçen gün heralde o dokundu demire alerjim varya benim diyo. amk istemsizce güldüm. anla işte karnım ağrıyo diyorum dedi. orda çekozladım durumu. rahat bırakıyım diye getirip odasına yatırıp içeri odaya gittim. amk içim rahat etmedi kızı öyle zor durumda görünce. dedim dur araştırıyım biraz nedir ne değildir. internette biraz gezindim. bir iki yöntem söylemişler rahatlatmak için. işte lahana suyu kaynatın içirin. ayaklarına sıcak su torbası koyun. ayakları sıcak tutun. karın ve genital bölgeye baskı uygulamayın falan gibisinden. neyse gittim bi su kaynattım güzelce. bide benim yeşil çay gibi özel bi çayım var. ondan yaptım sıcak suyla. geri kalanını da sıcak su torbasına doldurdum. geldim bunun yanına. kalk hadi kalk miskin dedim. o ne ya dedi saç baş birbirine girmiş kıvranmaktan. al şunu iç bu benim dedemin özel karışımı dedim. bunun kesemeyeceği ağrı iyileştiremeyeceği yara yoktur. kurşun yarasına sür adamı varya zıpkın gibi diker ayağa dedim. deli misin olum varmı böyle bişey dedi. dene gör kızım dedim. bizim köyde bunu içen vebalı bi herif hastalıktan kurtuldu dedim. yedi numarayı. pgibolojide önemlidir. iletişim kuvvetli biliyosunuz. yönlendirme bizim işimiz. kıza bunu inandırdım. pgibolojik olarak o ona şifa olacaktı artık. ayaklarına da sıcak su torbası koyduk güzelce. bende yanına geldim. başını aldım göğsüme ana kuzusu gibi okşuyorum saçlarını. oyyy benim kuzum oy benim yavrum hastalanmış mı kıyamam falan triplerinde dalga mı da geçiyorum. amk anası gibi bakıyorum resmen kıza. ama çok iyi çok tatlı bi kız beyler. yani çok saf bi şekilde sevdiğim ve arkadaş olduğum bi kızdı benim için kübra. zaten kübra ismini inanılmaz severim. sevgili kategorilemem de kübra ismi baş sıradadır. kübra isminde bi sevgilim olsun isterim her zaman. neyse o gün öylece buna bi annelik etmiştim. baya memnun olmuş günlerce teşekkür etmişti. baya samimiyetimiz artmıştı. birbirimize şakalar falan yapıyoduk evin içinde. amk yeni bi ev bulup çıkmayı düşünmüyodum bile o derece. banyo olayları biraz sıkıntıydı sadece. şimdi şöyle oluyo. banyo benim odanın hemen önünde. gerçi odaların ikiside banyoyu görüyo zaten. banyodan çıkarken birisi odadan çıkacak olursa mutlaka görüyo yani. biriki defa ben onu gördüm. havluyu mavluyu sarmış hürrem sultan gibi göğsüne doğru koşa koşa odasına kaçıyodu. bende hemen gözümü kapadım tabi her seferinde tamam tamam bakmıyorum hadi git falan diye. bide sağdan soldan çıkan eşyaları vardı. banyonun kirli sepetinde genelde bunun eşyaları oluyodu. çok sık çamaşır yıkamadığı için çoğu o sepetin üstünde yanında falan atılmış öylece sarkıyodu. yada içinden taşıyodu. amk dantelli dantelli külotlar , südyen parçaları , ismini bilmediğim daha değişik kıyafetler mi desem ped ler mi desem o tip şeyler. benden çok traş bıçağı vardı. bi banyoya giriyodu iki saat traş oluyodu. amk ben diyodum artık kapıdan hadi artık kübra istiyosan bacağı bırak ben devam ediyim birazda sen git yemeğini falan ye diyodum yani dalgasına. sorunlar genelde bu tarz tatlı sorunlar oluyodu. benim banyodan çıkmalarım efsane oluyodu ya. banyodan çıkarken genelde ben havluyu alta sararım. üstümde bişey olmaz. boynumda da baş havlum olur o şekilde çıkarım havuz partisi binleri gibi. neyse banyodan çıkınca bu beni görüyodu. hemen biskolata erkeği gibi böyle elimi başıma falan zütürüp ciksi tavırlar falan yapıyodum şakasına. amk güle güle aklı çıkıyodu. arada bir sevgilisi geliyodu eve. kapanıyolardı odaya. sabaha kadar sesleri çıkmıyodu. sevgilisi de bişey demiyodu heralde benimle beraber kalmasına. zaten bebenin niyeti bozuktu. dediğim gibi kenarda tutup sallamaktı kızı sonra. üzülüyodum amk. ama gidipte kübra bu bebeden ayrıl falan diyemezdim yani. demeyi çok istiyodum ama anası değilim babası değilim sonuçta. sen kimsin bana böyle bişey diyosun ne karışıyosun derse züt gibi kalırım. gerek yoktu da çok üzülecekti kız. neyse çok sürmedi zaten ilişkileri. bebe ben varken eve 3 kere falan geldi kalmak için. sonra ayrıldı bundan. işten çıktım bi gün. eve geliyorum. bişeyler aldım yiyecek falan. kapıdan içeri bi girdim. içerde hıçkıra hıçkıra ağlıyo bizimki. bıraktım torbaları falan. noldu kızım niye ağlıyosun sen dedim. bi yandan ağlıyo bi yandan kegib kegib ya ühü üh terketti beni ıhı ıhı falan yapıyo. anladım tabi. sarıldım buna üzüldüm haline. seviyodu lan kız. hayalleriyle oynadı bin resmen. belkide tanrı benim yaptığım şeylerin nelerle sonuçlandığını bana kübrayla gösteriyodu ama ben farketmiyodum bilemiyorum. o an bunları düşünmedim tabi. dedim kübra kusura bakmada belliydi bunun böyle olacağı dedim. nası ya dedi biraz sakinleşince tabi. kızım çok aşikardı bu bebenin niyeti. erkek olarak söylüyorum sana dedim. bundan sana hayır gelmezdi. üç kuruşluk bebe içinde kendini böyle hırpalama boşver dedim. sen çok çok çok daha iyilerine layıksın dedim. şimdi etrafına bak biraz triplerine girersen valla ağzının üstüne bi tane çarparım ibo dedi. beni kastediyo ona yazılmayım falan gibisinden. ya kızım manyakmısın nası düşünebilirsin böyle bişeyi dedim. aklından nası geçebiliyo falan diye üsteledim. aklımda bi binlik var tabi. sen nasıl hayal ettin o beyninde nasıl tezahür etti acaba bu fikir dedim. nasıl düşünebildin benim sana bakabileceğimi sümüklü dedim. güldü. ahaha salağa bakarmısın. ben sana baktımda senin bana bakman kaldı diye toparladı kendini. gül şöyle kızım ne ağlıyon karı gibi dedim boş bulunarak. bi baktı bana. tamam saçma oldu ama ağlama yani dedim. kalktık bunla güzel bi çay koyduk. bu eskilerden verdiği sözlerden falan baya bi anlattı. bende yadigar dost gibi karşısına oturup bir bir dinledim. ayrılık sonrası ağlanacak omuz olmuştum. ama Allah var gerçekten binler hiçbir kötü ve fesatlık geçirmedim içimden. kübra benim için sevgili değil gayet sıcak ve samimi bi dosttu.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster