+1
hepsini okudum, yalnız benim yazdıklarıma cevap gelmemiş, ben zaten sınama fikrini anlamsız buluyorum, ee yani sınamak, sebep.
1. dünyanın mükemmel olmadığını, hem bu başlıkta, hem de evrim teorisini açıkladığım başlığımda söylemiştim. ayrıca evrenin yaşı, dünyanın mükemmelliği noktalarında da çok fazla itirazım var. buradan nereye varıyorum.
tanrı bu nimetleri bizim için yaratmıştır, koca bir yalan. insan çabalamasa eline geçen bir nimet yok. hatta doğuştan getirdiğimiz fenalıklar, musibetler, bilakis pek çoğumuzu eksiden başlatıyor da diyebiliriz. yani ne nimetinden bahsediyorsun, dünyada insanların rahatça yaşayabileceği coğrafya sayısı bile kısıtlı. teknolojimiz olmasa, dünya insana hiç de uygun değil.
2. sınamak lafı çok sıktı. birincisi sınama hakkını kim verdi. biz bu hakkı kobay fareler için bile tartışırken, yaratıcıya bu hakkı veren ne, belirsiz. yokluğun kötü olacağı ne meçhul, bi tarafta sonsuz işkenceler var, bir tarafta yokluk. insan yeri gelir intiharı göze alır işkenceden kaçmak için.
birini yaratayım bana tapsın. bu mudur mantık. buysa tanrı insana bağımlı, ihtiyaçları var.
3. sınama sınavının sonu da belli zaten. tanrı kimi cehennemde sonsuza dek yakacağını çoktan biliyor. sınavın anlamsızlığı, sonu belli bir sınavla daha da perçinleniyor. ki bunun anlamsız olduğunu ben değil, islam dünyasında ortaya çıkmış, mutezile mezhebi de zamanında söylemişti. yani bu kadar bilim addıbının göremediği ne gördünüz.
sonuç olarak, iman burada ortaya çıkıyor. din akıl ile açıklanamaz. siz inanca ve imana sarılıyorsunuz, biz aklımıza sarılıyoruz.
zaten tarih boyunca, mutezile mezhebinden tut, ibni sina, farabi gibi bilginlerin aklı ön plana getirip, ya kaderi ve hatta ayetleri reddetmesi ve hatta agnostizm ve ateizme kaymasının nedeni bu.
çünkü akıl ile bana cevap veremezsin, bu sorunun akılda cevabı yok. imam gazzali'nin felsefeyi reddetmesinin nedeni de tam olarak bu. iman edip, sorgulamamak gerekir, sorgularsan iman gider.