-
26.
+1 -3"Türk Tarihi, hiçbir zaman Türklerin ne olduğunun esas alınması üzerine yazılmış değildir. Türkler nedir meselesini gavurlar tespit etti, siz de onlara hizmet ediyorsunuz"Tümünü Göster
{ ben diyorum ki, bir adam, [ben türk değilim!] diyorsa, (beter ol!) diyorum. eğer bir insan, [ben türküm!] diyorsa, (nerenden belli?) diyorum... }
"Bütün dünyada, insanların önünde iki seçenek var: Türk ya da Amerikalı olmak! Üçüncü bir seçenek yok. Fransız, Boşnak, irlandalı olamazsın. Ya Türk olacaksın, ya Amerikalı olacaksın! Bunun anlamı şudur: Modern dünyâ, Türklerin baskısı altında kurulmuş bir dünyadır. Modernlik dediğimiz şey Anti-Türk bir şeydir... Türkler Avrupa'ya, Avrupa ahalisini sıkıştırdıkları, tıkıştırdıkları için; bu iklim bakımından berbat, toprak bakımından verimsiz alanda, hayatlarını idame ettirmek zorunda kalan, idame ettirmeyi bir tarafa bırak, düşmanlarına galebe çalacak gücü toparlamak zorunda kalan insanların ortaya çıkardıkları şey, bugün bizim bildiğimiz Batı Medeniyetidir. Batı Medeniyeti, 17 yüzyıldan itibaren bugün bizim "Bilim" dediğimiz şeyi yükseltmiştir, "Türk"lere karşı! Çünkü 17. Yüzyıl, Türklerin Lepanto'da, bizim inebahtı dediğimiz muharebede mağlup edilebildiğinin artık Avrupaca bilindiği zamandır.
Bizim memleketimiz, bir Osmanlı kalıntısı yer değildir! Bizim memleketimiz, 13. asırda, Dârü'l-islâm olmak suretiyle vatan hâline getirilmiş ve istiklâl Harbi verilmek suretiyle de yeniden vatanlaştırılmış yerdir ve kâfir tasallutundan kaçırılmış topraklardır Türkiye Cumhuriyeti... Bizim Batı sınırımız yoktur. Bizim Batı sınırımız, Batı Medeniyetinin, bizim üzerimizdeki baskılarının durduğu yerdir! O da Selimiye'dir. Bizim memleketimize hâkim olanlar, Selimiye'yi vererek bu devletin mânâsını açıklayamayacakları için, bizim Batı sınırımız Selimiye Camii'nden geçer. Selimiye'yi vermedik!... Bizim bugün dünyada neden ya Amerikalı, ya Türk olmak gibi bir derdimiz var? Şundan dolayı: Bir kere düşüneceğiz; (şu yaşadığımız dünya, bir takım aksaklıkları olmakla beraber esas dünya budur) diye düşünüyorsanız, Amerikan tarafındasınız! Ama eğer, (bu dünya bana rağmen kurulmuş bir dünyadır; ben, bu dünyanın değişmesi halinde, kendimi yüksek bir yerde bulurum!" diyorsanız, Türksünüz!... Ben yıllardan beri söylüyorum: KÂFiRLE ÇATIŞMAYI GÖZE ALAN MÜSLÜMANA TÜRK DENiR. Biz, Âdem aleyhisselamdan beri gelen dînin takipçileriyiz. Âdem aleyhisselam, balçık ile beden arasındayken Hakikat-i muhafazidî yaratıldı. Gâvurlar bir Türk icad ettiler, başımıza sardılar! Bu, bizim, kendimiz buyuz dediğimiz Türk değil. Türk, müslümandan başkası olmaz. Çünkü Türklük, âdem aleyhisselamdan beri gelen vahdet dîninin takipçisidir. Türk daha o zaman doğmuştur. O zamandan beri gelmektedir. TÜRK, BiR KAVMiN ADI DEĞiLDiR, TÜRK, BiR KARAKTERiN ADIDIR. Török. Töresi olan. Bunlar, hiçbir zaman tat değildiler. Türk müsün, tat mısın derlerdi. Sonradan onlar tater oldular. Yani, bizim Türklüğümüz, şahsiyetimizle ve Allah' a olan bağlılığımızla temayüz etmiş bir şeydir"
ismet özel
“islâm medeniyyetinin en yüksek ilim ve sanat eserlerini yaratanlar, Müslümanlar içinde Türklerdir, bu Türklerin içinde de Osmanlılardır. Türk kavramı, bir ırka mensubiyyeti ifade etmemelidir! Bir düşünceye, bir hayat görüşüne, bir yaşam tarzına sahip olmayı ifade eder. Adam korkak! Eee, korkak Türk olmaz kardeşim! Senin ırkın Türk de olsa, sen korkaksan Türk değilsin! Türkün ikram etmeyeni de olmaz! Anadolu'ya gidiver bir köye, en fukara bir köye... Bir dilim ekmeği olsa, yarısını sana verir, hatta hepsini veren de var! Kendi aç kalır, bir ziyanı yok, misafir gelmiş! Misafir hakkında türküsü olan tek toplum dünyada Türk! Aziz misafir gelmiş / Şeker şerbeti ezelim diye türkü yapmış. Ne Balkanlarda, ne Uzakdoğuda bu nevi sözlere sahip bir türkü görmedim, belki vardır, ben rastlamadım. Elbette ki Türk düşüncesine, Türk yaşam tarzına, Türk gibi olmaya gayret eden herkes Türktür, ırkı ne olursa olsun... ”
“... Bugün, Türkiye'de sosyal bir mesele, Kürt meselesi! Yahu Allah aşkına, benim buna aklım hiç ermiyor. Aklı eren varsa söylesin, dış mihrakların haricinde! Bir adam Kürttür diye devlete memur mu olmamış, çarşıya esnaf mı olmamış, şirkete ortak mı olmamış? Kürdün nesi ekgib?!”
“... Ne bir mahal, ne bir coğrafi bölge, ne bir filancanın evladı veya filanca aileye mensup olan; bunlar Allah indinde kıymeti olmayan şeylerdir! Yalnız biz Türkler, Resul-u Kibriya Efendimiz'i o kadar çok severiz ki, belki Efendimizle bir akrabalığı vardır diye bütün Arap Milleti'ni kavm-i necib-i Arab diye ululamışızdır. Bu, Resulullah Efendimize olan saygımızdan ve sevgimizden dolayıdır.”
“... A’raf Suresi'nin 199. ayetinde Allah u Zü’l-Celâl, [Örf, nâsa, -yani kat’i hükümlere- muhalif olmadığı müddetçe uyulması gereklidir] diyor. Değil mi? Oradaki örf kelimesi aslında o manaya gelir. Lügat manası böyle değil ama iç manası budur ayetin. Nâsa muhalif olmayacak şartı var! Yani biz düğünlerimizde rakı içeriz. Nâsa muhalif, içemezsin! Şerbet iç! Nâs var, olmaz! Biz ikram ederiz düğünlerimizde (şerbeti). Nâsa aykırı değil. Bilakis sünnete uygun. Efendimiz aleyhisselam da ikram ediyor. Hazret-i Ali'ye kalkanının birini sattırdı, malum, gelen misafirlere şerbet ikram et diye... Bir takım mahalli adetler var. Bu adetler, nâsa muhalif değil. Bu adetler, aynen dini hükümler gibi uygulanmalıdır. işte bu manada bir Türk Müslümanlığı, bir Endonezya Müslümanlığı, bir Hindistan Müslümanlığı, bir Arap Müslümanlığı, bir Arnavut Müslümanlığı vardır! Ama, bugünkü mânâda, [Ben Arab’ın müslümanı değilim] diye ayeti, hadisi inkar edip, kendine yeni bir din, yeni bir ibadethane, yeni bir tapınma şekli koyanların dayanağı değildir! Türk Müslümanı demek, islâm medeniyetinin en yüksek numunelerini ortaya koyan kavim demektir. Bunun içine Boşnak’ı da girer, Arnavut’u da girer, Arab’ı da girer, ama Türk adı altında girer... ”
“Ben Türk'üm! Türk Vatanı! Türk vatanı ne zamandan beri Lozan'ın siyasi sınırları içine sığdı?! Kerkük niye Türk değil? Musul niye Türk değil? Batum niye Türk değil? Gümülcine niye Türk değil? Selanik niye Türk değil? Daha sayayım mı? Onikiada niye Türk değil? Ha, benim siyasette toprak işgali fikrim yok! Millet lafı tersinden anlamasın! Ama ben, düşüncemde, Üskübü de, Baküyü de, Bükreşi de, Budapeşteyi de, Basrayı da, Bağdatı da, daha B leri sayayım mı? Belh'i de düşünürüm. Neden? Çünkü ben Türküm! Merv, benim özşehrimdir! Bilmem hangi siyasi sınırların içindeymiş! Kim takar bu siyasi sınırları?! ... Evvela Misak-ı Milli'yi öğrenelim. Misak-ı Milli'ye, elviye-i selase dahildir. Yani Batum dahildir, Musul dahildir. Misak-ı Milli'yi, istanbul Meclis-i Mebusan'ı kabul etmiştir! Tarih kitaplarındaki yalanlara, buraya geldi, yeter! Doğruları öğretsinler! Biz doğruları öğrenelim ama bu doğruların içinden, önümüzü, kendimiz, gençler olarak görelim. Her tarafın ağarmış, sakalların bembeyaz, sen de mi gençsin? Ben de gencim! Ben Kıdemli gencim!”
ömer tuğrul inançer
şu videoları da izleyiniz:
https://www.youtube.com/watch?v=WdvmxFN_shE
https://www.youtube.com/watch?v=LqvzZY0fOb0 -
-
1.
+3 -3ne diyorsun dıbına kodumun çocuğu ?
-
2.
+1 -1yannan kafalıya bak ciddi ciddi yazdığı şeye bak adamın huurnun çocuğu seni
-
3.
+1o ettiğiniz küfürlerin karşılığını gördüğünüz zaman kaçacak delik bulamayacak, bu ülkeyi değil, dünyayı terk edeceksiniz...
diğerleri 1 -
1.
başlık yok! burası bom boş!