-
576.
+56 -1*
selim duşa girdi.
üzerini değiştirdi.
biz hiç konuşmadık o süre zarfında.
öyle boş boş oturuyorduk.
ben "bundan sonra ne olacak" diye düşünüyordum.
derken
-ben hazırım, hadi çıkalım. dedi selim.
evde oturup beklemektense dışarı çıkmak mantıklı gelmişti.
1 saat yol 1 saat bilet falan işleri desen en azından 3 boş saatimiz vardı.
ben deli gibi ablamı merak ediyordum.
ama yapacak bir şey yoktu.
onları yolcu edene kadar bekleyecektim.
bir de emrah vardı tabi.
ben hastaneye dönmeden asla gitmeyeceğine adım kadar emindim.
herif dünden beri uykusuzdu amk.
yapacak bi şey yoktu.
azcık söver iki dk sonra da gülerdi zaten.
babam da ben de ayağa kalktık.
önden selim çıktı.
nereye gideceğimizi bilmiyorduk.
arabaya bindik.
aynı pgibolojiye girmemek için çarşı tarafına gitmeyecektik.
Gültepe tarafına doğru sürdüm arabayı.
Selim bi mekan ismi söyledi, isminden anlaşılacağı üzere alkollü bi yerdi.
çok seçeneğimiz olmadığı için itiraz etmedim.
ortam çok güzeldi.
tamamen körfezi görüyorduk.
hava soğuktu ama esmiyordu.
babam keyifle bi sigara yaktı oturduğumuz terasta denize karşı.
kendisine 1 bira söyledi, selim'in de bira içmek istediği belliydi.
çekinerek babama baktı.
babam 3 olsun biralar dedi gruba beni de dahil ederek.
ben;
-çay. alıcam dedim.
garson garipsedi ama terbiyesizlik yapmadı.
2 bira 1 çay ortaya da şirketten karışık çerez geldi.
havadan sudan bahsettik.
babam Almanya'yı, yaptığı işi anlattı.
güzellik salonu gibi bi yerde şöförlük yapıyordu.
özel müşterileri evlerinden alıp işleri bittikten sonra gidecekleri yerlere bırakıyordu.
Alman sosyetesiyle takılıyordu yani bizim peder.
anlattığına göre iyi kazanıyordu.
bi ara laf arasında benden hesap numarası istediyse de hiç oralı bile olmadım.
ısrar etmedi.
başlık yok! burası bom boş!