hafta sonu bitmek bilmedi. ben iki arada bir derede bulundugumdandır belkide. eda dan tam anlamıyla uzaklasmayı sectim neticede. biraz gergin gecen haftasonundan sonra pazartesi oldu. ben yine vaktınden erken gittim okula. abduullahta gelmişti. biraz konustuk yürüdük. abdullah halimden gayet iyi anlıyordu. derken millet yavas yavas toplanmaya basladı. eda arkadaslarıyla beraber içeri girerken bu sefer direk yanıma geldi. abdullah hala yanımdaydı. 'üzgünüm' dedi. kendini suclu hissediyordu. bende bişey olmaz filan dedim. biraz teselli ettim kızı ama ilk kez ona karsı bu kadar nötrdüm. kendime bende şaşırdım. halimi anlamıştı. 'ee ne yapıyorsun' filan gibisinden konusmaya basladı bende yüz vermiyordum pek. abdullahta şaşırmıstı bana. eda biraz afallamıstı ben boyla konusunca. biraz soguk konusmam o kızıyordu içten içe aslında bu benim hosuma gitmişti. serap ile bir arkadası da geldi sonra. serap bizi beraber görünce gözleri parladı. iş tamamdır diye düşünüyordu herhalde. hep bersaber biraz okuldan filan konusmaya basladık. zil caldı sonra toplandık.

sınıfa girince serap yanıma geldi. pis pis sırıtıyordu. ona sandıgı gibi bişey olmadıgını söyledim. ve seraba imreni sordum. 'yok artık daha neler' dedi. oysa ben sadece nasıl bir kız oldugunu sormustum. serap edayla birlikteyken baskasına mı asılcaksın filan diye yuklenmeye basladı bana. edayla birlikteliğimiz olmadıgını söyledim.. cebınden bır kagıt cıkardı. bu kagıdı eda serapa yazmıstı. yurttayken okusun diye herhalde. basına da 'sadece sen oku' diye not düşmüştü. herhalde önemli şeyler yazmıstı serapa. aldım bende kagısı masanın altında okumaya basladım. eda serapa yazdıgı bu kagıttı benıom onu öptüğümü filan yazmıstı. daha dogrusu aramızda olan herşeyi. inanamadım buna. bunu neden ve ne amacla yapmıstı bilmiyorum. serapa baktım biraz utangac bir şekilde. imren dedim, imren nasıl bir kız. serap kagıdı aldı gitti. hiç bişey demedi huur.