0
meger eda da satranc kulubunu secmişti. içeri adımını atar atmaz benim sevincimi görmeniz lazımdı. irkildim birden. tek oturuyoordum belki yanıma gelir diye yana kaydım. ama kız yine arkadaslarıyla beraber geldi amk. bunlar benım yanımdaki sıraya üçlü oturdular. ümit hoca bu arada konusmasına devam etti. bende arada edayı kesiyordum. ama onun hiç aldırış ettiği yoktu. bir tane kulup baskanı secmemiz lazımdı. ümit hoca kimler aday olmak ister dedi. bende kalktım aday oldum. satranctan baya baya anlarım çünkü başarılarımda vardır. bir yacsak daha kalktı ikimiz arkamızı döndük ve oylama yapıldı. geri döndük sonra ben seçilmişim. buna cok sevindim. acaba eda da bana mı oyunu kullanmısmıydı. neyse cocukca düşündüğümü fark ettim yine. benim görevlerimden ve kulubun gorevlerınden konustu mit hoca. sonra bilenler bilmeyenlere satranc öğretecekti. eda bilmiyordu. bende bir yolunu bulup ona öğretmeliydim. ne yapayım diye düşünürken şans ayagıma geldi. ümit hoca bilenlerle bilmeyenleri eşleştirdi sonra. bana eda düşmedi hayır ama edaya satrancı ben öğrettim. buraya sonra girerim diye şimdi anlatmıyorum.
edayla hiç bir şekilde göz teması kuramıyordum. ben onu sürekl jesiyordum ama onun aldırdıgı yoktu. acaba üstelememeli miydim. bilemiyordum. seraba konuyu açtım. nasıl yaparız nasıl ederiz diye. sonra serapla anlastık ben mektup yazacaktım kıza. o zamanlar meşurdu tabi aşk mektupları. şuan içeriğini tam hatırlayamadıgım bir mektup yazdım sonra. kızı çok blmiyordum aşıkta olmamıştım ama en samimi duygularımla yazmaya calıstım. eğer kabul ederse bir aşk neden doğmasındı? eğer kabul ederse sevmeye baslardık elbet. serap aldı mektubu akşam kıza verecekti.