+3
babam vefat edeli 4 aydan biraz fazla oldu bayramın 3. günüydü mekanı cennet olsun öncelikle
8. sınıfta sınava girecekken son 1 ay babam hastanede annemse refakatçi olarak yanında kalıyordu ve benim ölümle ilgili tek bilgim iki amcamın kanserden vefat etmesiydi. sınava girdik geçtik 3.5 sene oldu ve 3.5 sene içinde bir amcamı daha kanserden kaybettim ondan sonra ki dönemde bu 2014 yılının ekim ayına geldik 6. gününde saat 15.00 sularında babamda hayata gözlerini yumdu. bilirim ki insanı öldüren hastalıklar değil ecelinin dolmasıdır. ölenle ölünmüyor basit bir cümle olarak gelebilir size ama benim için oldukça anlamlı ve millete söylemekten dilimde tüy bitti. sonuçta hepimiz insanız bir gün ölümü tadacağız ve bunun bir kaçar yolu yok. daha babam vefat ettikten bir kaç dakika sonra başlayan tesellilerle millet hep kötü olmamı bekledi hep üzgün gözükmemi bekledi ama öyle bir şey yok. gece yarısı babamın yanında oturup soru çözerken bile farkındaydım olacak her şeyin. babam vefat etti hastaneden geldik ve ben kurban etinden kavurma yedim su içtim yemeğin tuzu az geldi tuz attım ama kimseden teselli istemedim. köye gittik abim ile beraber mezara indirdik babamı hoca dua okudu tahtaları dizerken bizde dua okuduk ama millet bize acıyan gözlerle baktı hep. ilk toprağı atarken garip oldum kabul ediyorum ama bu garipliğin tek sebebi olabilirdi oda hala ayakta olup kimseye muhtaç olmadan yaptığımdan olmalı. köyden geri döndük 16 saatlik giresun yolundan sonra sabah 6 da eve girdim 8 de dershaneye gittim. gittim çünkü üniversite kazanmam gerekiyordu. akşam eve geldim ana baba günü gibi 2 ay bitmez taziyeler. taziye denen kelimenin sözlük anldıbını en son evin girişine asıcaktım. gelenler niye dertlerini anlatır ki, başınız sağolsun de dua okuyacaksan oku aksi takdirdi ağzını açmadan gibtir git evden. banane senin kanserden vefat eden diğer akrabalarından 3 amcamı ve babamı kaybettim 4 - 5 sene içinde neyin derdindesin sen. dershaneden geldim duramadım evde duvarlar üzerime geldi sanki spora gittim bende sağlam kafa sağlam vücutta bulunur demiş atamız. düşünmeye başlarsın geçmişini yapamadıklarını falan ne varsa gelir aklına gece uyumadan önce. abim odtü bilg. mühendisliği yazmadı sırf babamın ihtiyacı olduğunda hemen yanına gelemem diye. babama hiç gece dışarıda dolaşabilir miyim diye sorduktan sonra itiraz etmedim neden diye çünkü üzülecekti adam. belki biz böyle bakmasak doktorların ne kadar iyi bakarsanız bakın 1 sene yaşar sözü gerçek olacaktı kim bilir. köydeyken instagrama attığım fotoğraflarda gülüyorum diye baş sağlığı dilemeyen arkadaşlar düşün. evin önünde cenaze var evden çıkmayanları düşünün. kıymetli tabi milletin zütü rahatsız olmamalı hiçbiri. insanı öldüren ne yaşlılıktır ne de yalnızlıktır, öldüren tek bir şey varsa oda beklentileridir sadece. 18 yaşıma geldim bir çok şey fark ettim ama hepsi yanlışmış. bir tak beklemeyin milletten, onlara göre değil plan saçınızı bile yapmayın. ben sınava çalışıyorum millet teselli etmeye çalışıyor. oysa ben cenazeden 4 gün sonra sokakta gördüğüm sarışın çocukla internete fotoğraf atmıştım. sırf bu beklentiler ve teselliler yüzünden kuruntularım oluştu. derste bir an dikkatiniz dağılıyor ve etrafınızda sizi teselli edenler varmış gibi hissediyorsunuz, sonra yalnızlığınızı fark edip üzülüyorsunuz. bazen babanızın sesli televizyon izlemesi bile yalnızlığınızı alıyordur diyorsunuz. şimdi size yalnızlık diyorum buda kuruntu unutmayın yalnızlık Allaha mahsustur. insanlar üzülmenizi, dağılıp yıkılmanızı, onlara muhtaç olmanızı bekliyorlar söyleyin onlara öyle bir şey yok ve olmayacakta. demiştim ya üniversite kazanmam lazım diye; sene başında 106 yapınca daha fazlasını istiyordum. ya şimdi ne oluyor; 97 yapınca mutlu olmaya başladım. günlük 200 soru çözerken ben 3 ay soru çözmedim elime kağıt kalem almadım. okul sınavlarını sallayıp çıktım. iyi yapmadım sakın örnek olarak görmeyin beni herkesin üniversite okuması lazım. sınava 19 gün kaldı ve ben hala feni nasıl hallederim diye düşünüyorum. şükür matematik kurtarıyor inceden. düşünsenize abinizde ümit kesiyor sizden. o zaten boğaziçine atıp kurtardı kendini ve seni alçaklarda görüyor. boşver anne bu sene çalışmazsa seneye daha iyi hazırlanır zor durum onun için dediğini düşünün birde. benim teselliye değil desteğe ihtiyacım var. 3 ay ders çalışamadıysam bunun tüm hepsi teselli edenler yüzünden. hakkım helal olsun hepsine kimse yanmasın kimseye kötü bir şey olmasın. destek vermenin teselliden farkı ne derseniz tesellide sürekli baban için üzülme diyorlar ve ben sanki bunu bilmiyormuşum gibi aynı cümleyi virgüller koyarak 3-4 defa söyleyenleri duyuyorum. kuruntudan bahsetmiştim az önce sırf bu yüzden bu kuruntular. düşünmeye başlıyorsun acaba üzgünümde kendimden mi saklıyorum diye. sırf bu düşünmeler yüzünden 3 ayım gitti ama size söz veriyorum fenide istediğim gibi yapıcam. siz teselli vermeyin yeter. yada verebilirsiniz fark etmez o kadar iyi hazırladım ki kendimi 3 ay içinde artık bunlar bana sökmez. 3 ay çok uzun zaman savaşlar başlar sona erer, krizler biter, kutuplar silinir gider ve kuruntularda gider. insan isterse yapamayacağı şey yoktur unutmayın bunuda. bende istediğim şekilde feni yapınca kendimde göreceğim bunu. aylar sonra ağlayabildim ya ne mutlu bana