+2
Babamın giderken onurr diye bağırışı hala kulağımda çınlar..
Ben tüm bu olanlardan sonra boş boş dolanıyordum hastahane koridorlarında, gidip ihsan doğramacı heykeliyle dertleşiyordum ( Ankara/Hacettepe ) muhabbeti çok sıkıcıydı varsa yoksa ilim, bilim dedim burda dur dur sıkılmıyon mu kalk karıya gidelim? Gidemem amk nasıl gidicem bu halde diyordu? Bende bunun haline acıyıp sandalyeden yarım yamalak uzanarak bunun heykeli ( büst sade kafası ) sökmeye çalışıyordum taki güvenlik 30 m den bağırana kadar, morfin yine yapmıştı yapacağını beni bir heykelle 10 dakika konuşturmuş üstüne üstlük onu karıya zütürtmeye çalışmıştı...
Böyle bir şeydi morfin adamı çok zekide yapıyordu gerizekalıda..
Güvenlikten yediğim ayar canımı sıkmıştı. Dostuma selam ve karı sözü verdikten sonra ordan ayrılmıştım. Morfin bana eğlenecek bir şey aratıyordu, aradım aradım ve buldumm..
Röntgen, önünden geçerken kapıda sade 2 kişi beklediğini gördüm.. Hemen peşlerine geçtim.. 10 dakika oldu olmadı sıra bana geldi, bende daldım içeri..
Doktor benden bi tepki bekliyor, bende ondan.. bi 5 dakika yine gibişecek gibi bakıştık. Derken benim tipimi beğenmemiş olacak ki konuştu;
D : Dosyan nerde?
B : Babamda servisten almaya gitti az sonra gelir
D : Tamamda dosya olmadan nerenin röntgeni çekilecek nerden bilicez ?
B : Ben biliyorum, yüzümün..
D : Nasıl yüzünün? Anlamadım, emin misin? bu sırada sargıda olan belden aşağıma bakıyordu.. Afallamıştı, yüz ne alakaydı??
Arsızdım yine ; hocam çubuğu takip ederseniz istediğinizi gòrebilirsiniz..
Doktor şok doktor iptal, bi tak anlamadı, 6 sene adamlarda kafa bırakmıyo ki..
Neyse bu hastabakıcı ile yatırdı, beni çekti röntgeni bilgisayardan yolladı, bende geri oturdum tam çıkıcakken kapıdan bu dayanamadı sordu;
D : Sahi yüzün röntgenini napıcaklar?
B : Bölümde ki hemşire benden çok etkilenmiş, fotoğrafımı istedi benimde yanımda yoktu bunu ona vericem dedim..
Amk bini yannan gibi kaldı, bende tam tur tekerlek çevirmeye başladım tabi. Büyük ihtimal oşaşkınlıktan o kadar hareketsiz kaldı ki o odada radyosyandan öldü..
Ben puşt, pekekent dolaşırken ve uğraşacak birşeyler ararken yine yakalandım..
Benim ektiğim hemşireye, kadın hastane kazan o kepçe beni aramış baya azarladıktan sonra beni bölüme doğru zütürmeye başladı..
Deplasmana gidiyordum beyler, azarlar eşliğinde, deplasman otobüsü taşlanan takım gibi,
Sahi amk babamı unuttuk, babama noldu peki?...
Tümünü Göster